Alfanorm’dan Akademik Projelere Destek

Alfanorm, Yrd. Doç. Dr. Tarık Baran’ın fırtına, türbülans vb. etkilerden dolayı türbin palalarında kök bölgesinde oluşan ani yükleme ve yorulma yüklerinin flaplar kullanılarak azaltılmasını amaçladığı projesi için ihtiyaç duyduğu modellerin üretimini Alfanorm üstlendi.

Dijital baskının Türkiye’deki öncüsü olan Alfanorm uzun yıllardır, açık hava reklamcılığının yanında tasarımcılar, kuyumcular, diş teknisyenleri gibi birçok farklı sektörden kullanıcılara hizmet vermeye devam ediyor. Satış ve satış sonrası destek hizmetinin yanında sosyal sorumluluk projeleri, çevre duyarlılığı ve eğitime verdikleri önemle de adını sıkça gündeme getiren Alfanorm son olarak Yrd. Doç. Dr. Tarık Baran’ın deneyi için ihtiyaç duyduğu modellerin üretimini gerçekleştirdi.

Alfanorm’un firma sahiplerinden Mimar Ateş Öztan ve Genel Müdür Necip Hayran’ın büyük çaba sarfettiği bu süreci Necip Hayran şöyle özetliyor: “Biri 50 biri de 60 cm çapında olmak üzere iki tane kanat modeli gerekiyordu. Bizden istenen ürünün maksimum 3 kg ağırlığında olmasıydı 1m’lik bir boy olduğunu düşünürsek ağaç gibi malzeme kullanmamız mümkün değildi. Süre de kısıtlı olduğu için ağaç veya daha sert bir malzeme kullanmak mümkün değildi. Bu yüzden de biz köpük kullandık. Roland EGX 600 gravür makinesinin çalışma alanı ile malzemenin boyutları kıyaslandığında malzeme oldukça büyük kalıyordu. Biz de bu noktada modüler bir ürün ortaya çıkarmak için parçalama yoluna gittik. Modeli hem yükseklik hem de uzunluk olarak dilimlere böldük. Toplamda 12 parçaya ayırdık. Parçaların birleştiği yerlere sağlam olması için akrilik yerleştirdik. Kenar kısımlara yapıştırdığımız foreksler de ek parçalara imkan sağladığı gibi arkadaki flaplerin yerleştirilmesine de olanak sağladı.
Üretimde herhangi bir sıkıntı yaşamadık. İstenen hassasiyette çalışma gerçekleştirildi. İstenen açıyla eğim ve istenen yüzey pürüzlülüğü yakalandı.
Flaplerin rijit olması lazımdı. Bu yüzden strafor değil de MDF kullandık ve tabi bunun bir sebebi de flaplerin son kısmının 1 mm’den daha az bir kalınlığa sahip olmasıydı.
Bu işte bizim için en kritik nokta modeli uygun parçalara bölebilmekti. Bunu da Ateş Bey başarıyla gerçekleştirdi ve sonuçta istediğimiz modelleri ortaya koyduk.”

Yrd. Doç. Dr. Tarık Baran ise konuyla ilgili şunları aktardı: “Kanatlarda -rüzgar enerjisinin türbinlerinde kullanılan palalarda- oluşan aşırı kesit tesirlerinin azaltılması ile ilgili çalışma yapmak için bu projeye başlamıştık. Aktif akış kontrolü denen bir yöntemle bu kesit tesirlerini minimuma indirerek minimum malzeme ve minimum zararla değişken hava ve türbülans şartları altında bir tasarım felsefesi oluşturmayı amaçlıyorduk. Amacımıza ulaşmak için değişken açılı rijit dönen flap felsefesini kullanmayı düşündük. Bunun için de rüzgar tünelinde test etmek üzere deney modellerine ihtiyacımız vardı. İhtiyacımız olan deney modelleri oldukça karmaşık bir geometrik yapıya sahip olduğundan üretim aşamasında ileri düzey teknoloji kullanmak gerekiyordu. Modelleri kimin üretebileceğini araştırırken Alfanorm ile tanıştım. İnternet üzerinden kendilerine ulaştım ve sonrasında başta Ateş Öztan olmak üzere yetkililerle yaptığım görüşmeler sonucu bu modelleri Roland EGX-600 gravür makinesi ile üretebileceğimize karar verdik.
Üretilen ilk numunelerin hassasiyeti oldukça yüksekti. İşleme kalitesi ve yüzey pürüzlülüğüne baktığımızda EGX-600 ile arzu ettiğimiz hassasiyette modellerin üretilebileceğinden şüphemiz kalmamıştı. Bugün de bitmiş modellere baktığımızda bunların bilgisayar ortamında CAD yazılımında gördüklerimizin bire bir fiziksel halleri olduğunu söyleyebilirim. Bu anlamda Roland’ı seçerek doğru karar verdiğimiz kanaatindeyim. Şimdi bu modelleri deneyde test ettikten sonra sayısal sonuçlarla kıyasladığımızda da sonucun değişmeyeceğini düşünüyorum.”

 

Print Friendly, PDF & Email