Deniz Dış Ticaret / İbrahim Demirseren: “Fark oluşturan ürünlerle pazar payımızı koruduk”

İbrahim Demirseren: “2020 senesinde piyasaya sunduğumuz en enteresan ürün Hexis firmasının Purezone markalı ürünü oldu. Bu ürün bakır iyonları içeren şeffaf ve kendinden yapışkanlı bir pvc folyo. Özelliği ise üzerine gelen bakteri ve Covid-19 dahil tüm virüsleri kısa sürede etkisiz hale getirmesidir. Bu ürünü turistik otellerimiz misafirlerinin sağlığı adına tercih ettiler”

Deniz Dış Ticaret ortaklarından İbrahim Demirseren, Dijital Teknik Dergisi’nin 2020 ve 2021 yılına ilişkin sorularını yanıtladı. Herkes tarafından belirtildiği gibi oldukça zor bir senenin geride kaldığını ifade eden Demirseren, Deniz Dış Ticaret olarak alternatifi fazla olmayan, projelerde tercih edilen ve kaliteleri ile fark oluşturan ürünlere yoğunlaştıklarını söyledi.

2020 yılında bir taraftan pandemi diğer taraftan kur ve vergi artışlarıyla birlikte yaşanan ekonomik sorunlar her kesim tarafından yakından hissedildi. Bu bağlamda 2020 yılı firmanız açısından nasıl geçti?

İbrahim Demirseren: 2020 senesi sektörde tüm firmaların yaşadığı şekilde Deniz Dış Ticaret’te de 2019 senesine göre bir miktar ciro kaybı ile geçti. Söylediğiniz gibi pandemi ve kısıtlamalar birçok üretici firmada üretimde duraklamalara, gecikmelere sebep oldu. Dolayısı ile bize gelen talep düştü. Buna ilave olarak endüstriyel reklam sektöründe kullanılan ithal ürünlere ve yerli üretim ürünlerin hammaddelerine ciddi vergiler geldi. İthal germe vinillerine 40 % ilave gümrük vergisi, folyolara 20 % ilave gümrük vergisi + gözetim geldi. Bunlara ilave olarak akrilik levhalar, LED’ler gibi birçok üründe de vergi artışları oldu. Bunlar endüstriyel reklam sektörünün bitmiş ürün fiyatlarını ciddi şekilde etkiledi. Dövizde yaşanan artışı da hesaplarsak fiyatlar TL bazında neredeyse ikiye katlandı. Bu durum sektörümüze iş veren son kullanıcıların da taleplerini kısmasına sebep oldu ve hep beraber küçüldük. Ama ürün gruplarımız içinde bu ortamda bile satışı yükselen ürünler oldu. Mesela Hexis markalı araç renk değişim folyoları, kaput koruma folyoları.

Yıl içinde yoğunlaştığınız ve piyasada tarafından daha fazla talep gören ürünleriniz neler oldu? Bunun yanında 2020 yılında sektöre yenilik noktasında sunduğunu ürünler oldu mu?

İbrahim Demirseren: Son zamanlarda piyasada yaşanan daralma sonrası enerjimizi daha çok piyasada fazla alternatifi olmayan, projelerde tercih edilen ve kaliteleri ile fark oluşturabildiğimiz ürünlerimize harcadık. Lamine germe vinilleri, ekonomik monomerik folyolar, ekonomik kesim folyoları gibi ürünlerde stoklarımızı ve satış çabalarımızı azalttık. Zaten talep düştü ve aşırı bir rekabet oluştu. Delikli cam filmleri, tekstiller, mürekkepler gibi ürünlere daha çok çaba harcadık. Arlon ve Hexis firmalarının yüksek kaliteli kendinden yapışkanlı ürünleri de bu çabalarımızdan payını aldılar ve buralarda ciddi dönüşler aldık. 5 yıl garanti taşıyan Wonpoong markalı tabelalık germe vinilimizde de bu sene ciddi bir talep artışı oldu. Satış portföyümüze en son dahil olan LG Hausys Benif iç mekan dekorasyon folyoları da bir çok firmaya ve mimari kuruluşlara tanıtıldı. Bunlar pandemi sebebi ile şu anda kendilerinden beklenen cirolara ulaşamasalar da bizim için geleceğe güzel yatırımlar oldular. Hayat normale döndükten sonra bu ürünlerde daha fazla taleple karşılaşacağımızı düşünüyoruz. 2020 senesinde piyasaya sunduğumuz en enteresan ürün Hexis firmasının Purezone markalı ürünü oldu. Bu ürün bakır iyonları içeren şeffaf ve kendinden yapışkanlı bir pvc folyo. Özelliği ise üzerine gelen bakteri ve Covid-19 dahil tüm virüsleri kısa sürede etkisiz hale getirmesidir. Bu ürünü turistik otellerimiz misafirlerinin sağlığı adına tercih ettiler.

Firmanızın pandemi sürecinde satış, pazarlama, ürün tanıtımı, servis vb. konularda yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz?

İbrahim Demirseren: Bu dönemde pazarlama faaliyetlerimizde bir azalma olmadı. Aksine daha önce atmadığımız bazı adımlar bile atıldı. Dergi ilanlarımız devam etti, bir süredir yenilemeyi planladığımız web sitemiz bu süreçte yenilendi, internetten satışta bir süredir yapsak dediğimiz bir şeydi, bu konuda da adımlarımızı attık. Satış tarafında ise müşterilerimizin ve kendi ekibimizin sağlığını düşünerek, mecburen satış ziyaretlerimizi azalttık. Hatta hemen hemen hiç ziyaret yapmadık denebilir, çok ender oldu.  Müşterilerimizle daha çok telefon ve video konferanslar ile görüşmeye başladık ve bu birçok müşterimiz tarafından olumlu karşılandı. Sektörde yaşanan Covid-19 vakalarını ve hatta kayıpları düşününce, böyle bir ortamda satış ziyaretlerinin minimuma inmesinin çok isabetli bir karar olduğunu görüyoruz.

Dijital baskı teknolojilerinin kullanım alanlarının yaygınlaşmasının firmanıza ve satışlarınıza olumlu etkileri oldu mu?

İbrahim Demirseren: Dijital baskı teknolojilerinin endüstriyel reklam sektöründe kullanılması 1995 senesi ile başladı diyebiliriz. Sonra her geçen sene bu yaygınlaşma arttı. Ink-jet olarak adlandırdığımız baskı makinelerinin gelişmesi, özellikle Çin kaynaklı ve çoğu meslektaşımızın daha kolay elde edebildiği makinelerde yaygınlaşınca bu artış katlanarak devam etti. Bu seneye kadar tüm baskı malzemesi satan firmaların satışına etkisi olmuş ve sektöre yeni oyuncular girmesini de sağlamıştır. Ama bu durum bu sene piyasada yaşanan daralma sonucunda maalesef değişti.

2020 yılında dijital baskı teknolojilerine ihtiyacı ve talebi daha çok artan sektörler hangileri oldu?

İbrahim Demirseren: Bana göre 2020 senesinde dijital baskı teknolojilerine talebi artan çok sektör olmadı. Gözlemim yiyecek ve içecek sektörü, perakende sektörü ve bankacılık sektörü sosyal mesafe uyarıları ile ilgili yer grafikleri, uyarı levhaları, cam grafikleri yaptırdılar. Bunlara ilave tabii birde kargo, lojistik sektörleri var. Onlarda bu dönemde önemli şube, araç yatırımları yaptılar ve endüstriyel reklam ürünlerine talebi arttıran ender sektörlerden oldular.

Her ürünü satmak yerine, belli ürün gruplarında yoğunlaşan firmaların daha fazla başarılı olduğunu ifade ediliyor. Sizin bu çerçevede düşünceleriniz nelerdir?

İbrahim Demirseren: Ben ve ortaklarım bu fikirdeyiz. Şirketimizi kurduğumuz günden beri hep belli ürün ve markalara yatırım yapmak ve uzmanlaşmak fikrinde olduk ve bu fikrimizi başarı ile uyguladık. Sektörde yaygın olarak bilinen Arlon, Hexis, LG folyolar, Wonpoong tabelalık germe vinilleri, Gongzheng dijital baskı makineleri, INX mürekkepler, Flexface kaplama germe vinilleri, Flexmed folyolar gibi markaları tanıttık ve sattık. Bu ürünler hakkındaki teknik bilgimiz, uygulama desteğimiz ve stok gücümüz beraber çalıştığımız firmalara da güven ve güç vermiştir. Hiçbir zaman bazı firmaların yaptığı gibi bir süper market gibi her ürünü, her markayı satan ama hiç biri hakkında yeterli teknik bilgiye sahip olmayan, yeterli stoku bulunmayan bir firma olmadık.

2020 yılı ticari ve ekonomik anlamda firmanız açısından nasıl geçti? Belirlediğiniz hedeflere ulaştığınızı söylemeniz mümkün mü?

İbrahim Demirseren: Vergiler arttı, döviz arttı, pandemi sebebi ile kısıtlamalar oldu, insana hareketliliği azaldı ve bizim içinde olduğumuz endüstriyel reklam sektörüne olan talep düştü. Güçlü veya pandemiden etkilenmeye sektörlere dahil olan firmaların projeleri devam etti ve bu sayede projelere yönelik ürünlerimiz satışta hız kesmedi. Sınırlı sayıda satış grafiği yükselen ürünlerimiz oldu. Ama günlük hayata hitap eden sektörümüz firmalarında işler çok yavaşladı, hatta bazılarında durdu. Mesela bayi toplantıları, seminerler, tanıtım toplantıları organizasyonları için salon dekorasyonları ve dijital baskılar yapan firmaların işleri sıfıra düştü, bunlar da doğal olarak toplam ciromuzda bir kayba sebep oldu. Cirosal olarak 2020 senesine koyduğumuz hedefe ulaşamadığımızı belirtmem lazım. Ama sonuçta gene belli bir seviyede satış gerçekleştirdik ve mevcut şirket yapısını, mali gücünü kaybetmeden 2020 senesini bitirdik. Bu sorunlara ilave olarak pandemi döneminde gelen ilave gümrük vergileri birçok firmanın nakit akışını da etkilemiştir. Bu da herkes için ciddi bir yük oldu.

2021 yılına yönelik endüstriyel reklam ve dijital baskı teknolojileri sektörüne vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?

İbrahim Demirseren: Tüm Dünya, ülkemiz ve endüstriyel reklam sektörü olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Son birkaç yılın ekonomimiz üzerindeki negatif etkileri, korona virüsünün etkileri, komşu ülkeler ile yaşanan bölgesel sorunlar, AB ve ABD ile yaşanan gerginlikler gibi tüm dertler maalesef bu sene bir araya geldi. Bunların etkisi ile sektörümüze olan talep ciddi oranda daraldı. Buna ilave olarak sektörün kullandığı germe vinilleri, folyolar, ledler, tarafolar ve farklı birçok ürünün gümrük vergileri ciddi oranlarda arttırıldı. Maliyetlerimiz kısa bir sürede ciddi oranda yükseldi. Dövizde yaşanan artışlar ve dengesizlik sebebi ile son kullanıcı müşteriler tarafından da bir fiyat baskısı altına alındık. Yani sektörümüz her taraftan sıkıştı. Tüm sektör maliyetler, verilen fiyatlar, rekabet koşulları, vadeler konusunda çok dikkatli olmalı ve mevcut finansal yapılarımızı bozmadan bu dönemi atlatmaya çalışmalıyız. Rekabeti artık fiyattan çok kalite ve hizmete çekmeliyiz.

Diğer taraftan ise daha önce de vurguladığım bir konuyu söyleyeceğim, sektörün kurtuluşu ihracattan geçiyor. Şu anda ihracat yapan malzeme üreticisi ve endüstriyel reklam üreticisi firmalarımız var ama yetersiz. Avrupa ve ABD’deki üreticiler ile kıyaslayınca çoğu firmamızın yatırımları Dünya kalitesinde, ama bitmiş ürün kalitesinde sorunlarımız var, bu tarafa yatırım yaparak ve kalitemizi yükselterek özellikle Avrupa endüstriyel reklam uygulamaları pazarından pay almamız gerektiğini düşünüyorum. Bu Ared çatısı altında gerçekleştirilebilir, bu konuda çalışmalarımız var.

Sektör olarak kısa bir zaman önce çok büyük bir kayıp yaşadık. Covid 19 sebebiyle hayatını kaybeden değerli işadamı Tufan Kalkan’ın üzüntüsüyle sarsıldık. Kendisine Allah’tan rahmet, ailesine ve ortaklarına sabır diliyorum.

Print Friendly, PDF & Email