Saatçıoğlu, “Kırmızı Halı Günleri”nde bayrak sektörünü ağırladı

Eser Bayrak, Büyüksoy, Seçil Bayrak ve Magic Touch gibi üreticileri Durst’un İtalya’daki tesislerinde ağırladı.

Saatçıoğlu, Kırmızı Halı Günleri adı altında düzenlediği etkinlikle aralarında Eser Bayrak, Büyüksoy, Seçil Bayrak ve Magic Touch gibi üreticileri Durst’un İtalya’daki tesislerinde ağırladı. 22-24 Kasım 2018 tarihleri arasında gerçekleşen programla ilgili olarak Saatçioğlu’ndan Serdar Saatçioğlu sorularımızı yanıtladı.

Serdar bey, “Kırmızı Halı Günleri” etkinlik fikri nasıl oluştu? Bu etkinlik çerçevesinde nasıl bir program gerçekleştiriyorsunuz?

Serdar Saatçıoğlu: 2018 reklam bütçelerini farklı bir şekilde kullanmayı tercih ettik. Bu doğrultuda Kırmızı Halı Günleri olarak adlandırdığımız etkinlikler gerçekleştirdik. Bu etkinlikleri birkaç yıldır zaten yapıyorduk. 2018 yılında daha fazla program düzenledik. Bu doğrultuda, endüstrinin belirli alanlarında faaliyet gösteren firmaları, çözüm ortağı olduğumuz Durst’un felsefesi, teknolojisi ve yenilikçi bakış açısıyla buluşturarak, yatırım noktasında en doğru kararı vermelerinde yardımcı olmaktayız. Makinelerin tanıtımlarını üretim tesisinde yaparak bu işe verdiğimiz değeri göstermeye çalışıyoruz. Yaptığımız istişareler ve aldığımız fuar sonuçları doğrultusunda buradaki bütçeyi bu şekilde değerlendirme kararı aldık. Bu programlardan birincisini 22-24 Kasım 2018 tarihleri arasında gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Softsignage  dediğimiz brandanın yerini alacak kumaşa baskı teknolojilerinde yaşanan gelişmeler doğrultusunda Durst tarafından geliştirilen Rhotex 180, 325, 5 metre ve blanketli makinesi bulunmaktadır. Yakın bir sürede branda baskısının yerini tekstil kumaşları alacak. Çevreye duyarlı ve dönüşüm özelliğine sahip, hızlı ve kolay uygulama özellikleriyle tekstil kumaşlarına ilgi ve talep her geçen gün artacak. Türkiye genelinde faaliyet gösteren Eser Bayrak, Kılavuz Bayrak, Seçil Bayrak, Büyüksoy, Magic Touch, Kömen, Ofsetsan gibi yüksek hacimli çalışan üreticileri İtalya’nın Brixen kentindeki Durst’un tesislerinde ağırladık. Misafirlerimiz program çerçevesinde hem Durst’un kalitesini hem de demo baskılarını bir arada deneyimleme fırsatı buldu. Bunun yanında Durst’un üst yönetiminin katıldığı toplantıda, teknolojinin ve baskı teknolojisinin gelişimine yönelik brifing aldık. Hem katılımcılar için hem de bizler için oldukça verimli bir organizasyon oldu. Misafirlerimiz softsignage pazarındaki değişimi ve ilerlemeye ait güncel bilgileri en yetkili uzmanlarından aldı.

Kırmızı Halı Günleri etkinlikleri devam edecek mi?

Evet, 2019 yılında 4 veya 5 farklı sektördeki müşteri grubu ile bu etkinliklerimiz sürecek. Softsignage ziyaretinin ardından ikinci programımız oluklu ambalaj sektörüne yönelik olacak. Gelecek birkaç yılda dijital baskıda oluklu mukavva çok daha fazla ön plana çıkacak. Bu anlamda çok ciddi çalışmalar yapılıyor. Bu etkinliğimizin ardından yeni 5 metre Flatbed P5 modelinin tanıtımına yönelik bir programımız olacak. Ardından ahşap sektörüne yönelik sektörün önde gelen firmalarıyla bir araya geleceğiz. Son olarak reklam sektörü içinde bir ziyaret programı ile 2019 yılını tamamlamayı planlıyoruz.

2019 yılına ilişkin bütçenizde fuar katılımı olacak mı?

Serdar Saatçıoğlu: 2019 yılına ilişkin bütçemizi henüz oluşturmadık. Bu anlamda piyasa koşullarının nasıl oluşacağını ön görmek mümkün değil. Döviz kurlarının yükselmesiyle Türk lirası oldukça değer kaybetti. Bu sebeple oldukça kontrollü ve emin adımlarla hareket etmeliyiz. Ekonomi ve paramız ne kadar değerli olursa o kadar itibarlı ve kendinden emin oluruz. Bunun için ekonomiyi güçlendirmemiz lazım, bunu yapabilmek içinde üreten Türkiye vizyonuyla hareket etmeliyiz.

Dijital baskının gelişimini nasıl görüyorsunuz?

Serdar Saatçıoğlu: Dijital baskı aslında boyut değiştiriyor. Bu yolculuk reklam sektörü ile başladı. Reklam sektöründeki daralmayla birlikte ahşap, cam, seramik, bayrak, oluklu mukavva gibi farklı sektörlere hitap etmeye başladık. Dolayısıyla dijital reklam sektöründen başladı ama şimdi sanayinin derinliklerine doğru ilerliyor. Tekstilin dijitale döneceğine inanmanın zor olduğu bir zamanda, geçiş yapmayanların kaybolduğuna şahit olmaya başladık. Teknolojik değişim ve dönüşümün önünde durmanın bir anlamı yok. Sektör olarak bizlerde bu değişimi iyi okuyup gereğini yapmazsak bizlerde kaybolur gideriz. Onun için dersimizi iyi çalışacağız. Gelecek yine yüksek teknolojiye yatırım yapanların kazandığı bir dönem olacak. Bunun için Durst ile çalışmaya ve çözümlerini Türkiye pazarındaki yatırımcılarla buluşturmaya devam edeceğiz. Güçlü olmak sadece finans ile olmaz. Güçlü olmak için dersi zamanında çalışıp, aldığımız dersleri uygulamaya koymakla olur.

Reel sektör döviz dalgalanmaları ve yüksek faiz dolayısıyla sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Artan enflasyon karşısında hükümet çeşitli önlem paketleriyle piyasaları rahatlatma noktasında yoğun bir mesai harcıyor. Bu anlamda yaşanan süreci siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

Serdar Saatçıoğlu: Türkiye ekonomik ve politik oyunlarla yalnızlaştırılmaya çalışılıyor. Türkiye’yi güçlü, yalnız ve lobisi olmaya bir ülke hali getirme çabası var. Bunun için her zaman herşeye hazırlıklı olmalıyız. Ülkemizin her bir ferdi olarak duruşumuzla, konuşmalarımızla ve tavrımızla üzerimizde oynanan bu oyunların karşısında, birlik ve beraberlik içinde olmalıyız. 40 yılı aşkın süredir ticari hayatın içindeyim. Bu ticari hayatım süresince endişeli olduğum tek yıl 2018 oldu. Bundan daha kötülerini yaşadık ama bu seferkinin etkileri oldukça derin oldu. İçinde bulunduğumuz durumu ekonomiden ziyade ülkemiz üzerinde oynanan politik oyunlara bağlıyorum. Ama yine her ne olursa olsun dersimizi iyi çalışırsak üstesinden gelemeyeceğimiz bir konu yoktur. Ekonomimiz kötü durumda olabilir. Avrupa’da Almanya dışında hangi ülkenin ekonomisi iyi? Hiçbir Avrupa ülkesinin ekonomisi iyi durumda değil. Avrupa’da ekonomisi bizden çok çok kötü olan birçok ülke sayabilirim. Ekonomi savaşlarının olduğu günümüzde jeopolitik gücü olan ülkeler üzerinde çeşitli oyunlar oynanmaktadır. Dolayısıyla bu jeopolitik gücümüz nedeniyle birçok ülke bizi kendisine rakip olarak görüp karşımızda cephe alıyor. Bu yüzden içinde bulunduğumuz ekonomik durumun sebebi politik oyunlardır. Yalnızlaştırılma çabası karşısında uyanıp olup tedbir almalıyız.

Türkiye’nin 2023 vizyonuna ilişkin düşünceleriniz nelerdir?

Serdar Saatçıoğlu: Hükümetin Cumhuriyetimizin 100’ncü yılına yönelik ortaya koyduğu belirli hedefler var. 2023 yılında Türkiye’nin dünyanın sayılı ekonomileri arasında olacağı ifade ediliyor. Tükettiğimizden fazlası üreterek cari açığımızı kapatırsak, bu hedeflere ulaşmak mümkün olabilir. Çok genç bir nüfusa sahibiz. Meslek okullarına daha fazla önem verip, nitelikli elemanlarla üretime odaklanmalıyız. Anadolu’da birçok KOBİ ihracatta çok iyi noktaya ulaştı. Bu ihracat rakamlarıyla yakın zamanda birçok sanayi kuruluşunun önüne geçeceklerdir.

Print Friendly, PDF & Email