Category Archives: Manset

Prodigital Dijital Baskı Makineleri

Mor Polimer

Soletex, kumaş çeşitliliğindeki yeni eğilimleri tanıtacak

Mehmet Efe: “SIGN İstanbul’daki standımızda dekorasyon kısmı yine ön planda olacak. Özellikle duvar kaplamaları, perde, döşemelik, halı gibi transfer ve süblime baskıya uygun yeni ürünler daha çok ön planda olacak”

Soletex, 21-24 Eylül 2023 tarihleri arasında gerçekleştirilecek SIGN İstanbul Fuarı’na katılıyor. Ağırlıklı olarak ışıklı kumaşları (backlit), canvas, tekstil duvar kaplama (wall-tex) kumaşlarını ve ürün yelpazesine eklediği iç dekorasyon kumaşlarını sergilemeye hazırlayan Soletex, bunun yanında daha çok transfer baskıya uygun şal, battaniye, havlu, perdelik (blackout), ve kadifemsi halı kumaşını ziyaretçilerin beğenisine sunacak. Fuarın ardından Soletex Genel Müdürü Mehmet Efe, Dijital Teknik Dergisi’nin sorularını yanıtladı.

SIGN İstanbul Fuarı’na sayılı günler kaldı. Bu yılda standınızda misafirlerinizle bir araya gelme fırsatı bulacaksınız. 2022 yılında gerçekleşen fuar oldukça başarılı geçmişti. Öncelikle bu seneki fuardan beklentileriniz neler olacak?

Mehmet Efe: İşin doğrusu, 2022 yılı gerçekten bizim memnun olduğumuz bir yıldı, fuar açısından gayet güzel ve verimli geçti. Ancak, 2023’te şimdiye kadar ziyaretçi olarak katıldığım veya firma olarak katıldığımız fuarlarda, 2022 yılındaki yoğunluğu ve coşkuyu pek göremediğimi söyleyebilirim. İnşallah bu seneki fuar daha farklı olur ama bu yıl maalesef 2022 yılına göre biraz daha zayıf geçtiğini gözlemliyorum. İnşallah SIGN İstanbul fuarında bu etki minimuma düşmüş olur. Beklediğimiz alışık olduğumuz yoğun tempolu fuarı gerçekleştirebiliriz diye umut ediyorum.

SIGN İstanbul Fuarı’ndaki standınızı ziyaret eden misafirler, hangi teknoloji ve ürünlerinizi bulacak?

Mehmet Efe: Bildiğiniz gibi, biz dijital baskı sektörüne tekstil ürünleri üreten bir firmayız. Alışagelmiş olduğumuz bayrak ve reklam sektörünün haricinde geçen yıl ilk defa dekorasyon kısmını öne çıkarmıştık, bu yıl da dekorasyon kısmı yine ön planda olacak. Özellikle duvar kaplamaları, perde, döşemelik, halı gibi transfer ve süblime baskıya uygun yeni ürünler daha çok ön planda olacak. Ayrıca, eski mevcut ürünlerimizden de geliştirdiğimiz, özellikle süblime backlit konusu ön planda olacak. Bir de tabii ki, geri dönüşüm iplikten dokunmuş kaplanmış ürünleri ziyaretçilerin beğenisine sunacağız.

Ziyaretçilerin büyük bir bölümü fuarda yenilik arayışında oluyor. Sizin fuara özel sunacağınız yenilikler olacak mı?

Mehmet Efe: Bahsettiğim gibi, az önceki soruda bu dekorasyon tarafı ve geri dönüştürülmüş iplikten ürettiğimiz ürünlerimiz olacak. Özellikle süblime Backlit Türkiye’de henüz daha tanınmayan bilinmeyen bir konu. Onu ön plana çıkarmayı düşünüyoruz.

Fuarda daha çok hangi sektörlerden ilgi bekliyorsunuz? Bununla birlikte yurt içi ve yurt dışı ziyaretlerine ilişkin beklentileriniz nasıl?

Mehmet Efe: SIGN İstanbul yıllardır bu bölgede bir adres olmuş bir fuar ve kendine göre bir ziyaretçi profili var. Yurtiçinin haricinde, özellikle de yakın çevremizden Balkanlar, Ortadoğu, Türkiye cumhuriyetleri ve kısmen de Avrupa’dan ziyaretçi profili var. Biz de bu bölgelerden gelecek yeni insanlarla tanışmak, ürünlerimizi tanıtmak istiyoruz.

SIGN İstanbul Fuarı’nın sektör üzerindeki etkisi hakkında neler söylemek istesiniz? Fuarın sektör açısından öneminden bahseder misiniz?

Mehmet Efe: Fuarlar sektörün buluşma noktasıdır. Gerek yurtiçi gerekse yurtdışında herkes bir araya gelir. Üreticilerin veya tedarikçilerin ürünlerini sergilediği, son kullanıcıların da ihtiyacı olan ürünleri bir çatı altında görebildiği bir organizasyondur. SIGN İstanbul Fuarı da dediğim gibi yıllardır bölgede kendini ispatlamış, bu konuda adres olmuş bir fuar. Biz de bu fuara katılmaktan memnuniyet duyuyoruz.

Döviz kurlarındaki artış piyasaları oldukça olumsuz etkiledi. İçinde bulunduğumuz endüstriyel reklam sektörüne ve firmanıza olan yansımaları hakkında neler söylemek istersiniz?

Mehmet Efe: Pandemi öncesinde, faiz oranları ve enflasyon düşük olduğundan daha stabil bir dönem geçirdik. Bu koşullar geçicidir ve enflasyon düştüğünde konuşulmayacaktır. Ancak son iki üç yılda, ekonomik zorluklarla karşılaştık. Bu zorluklar, alternatif çözümler aramamız gerektiğini düşündürüyor. Örneğin, ihracata yönelmek iç piyasadaki daralmaları dengelemek adına iyi bir alternatif olabilir.

Daha stabil piyasa koşulları ile birlikte yatırım iştahı aratacaktır. Bunun oluşması için öngördüğünüz bir zaman dilimi var mı? SIGN İstanbul Fuarı bunun için bir başlangıç olabilir mi?

Mehmet Efe: Yatırım için ideal zamanlar, herkes için aynı tarih olmayabilir. Bence iş, kendi şartlarını değerlendirip, imkanlar ölçüsünde yatırım yapmalıdır. Yatırımın ideal bir zamanı veya yanlış bir zamanı bence yok. Kimi firma kriz ortamında, kimi firma işleri iyi iken yatırım yapar. Önemli olan firmanın kendi kaynakları, kredibilitesi, müşteri potansiyeli, satış kabiliyeti gibi parametreleri piyasaya ya da şartlara göre değil, kendi şartlarına göre bence karar vermeli. Biz pandemi döneminde bir yatırım yaptık. Herkes için çok kötü bir dönem gibi görünüyordu. Ama o dönemde yaptığımız yatırımın çok mantıklı bir yatırım olduğunu sonradan anlayabildik. Yani söylemek istediğim, yatırım için şu zaman iyidir, bu zaman kötüdür gibi bir şey bence yok. Bunu herkes kendi şartlarına göre değerlendirip karar vermelidir. Zaten Yatırım yapmanızı iş size söyler.

Fuar vesilesiyle endüstriyel reklam sektörüne vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Mehmet Efe: Vermek istediğim mesaj, böyle bir coğrafyada iş yapıyorsanız, her zaman dengelerin değişeceğini bilmemiz ve bu dengesizliklere karşı da firmanın kendi balansını oluşturabilmesi için bir ayağınız yurt içinde, bir ayağınızın yurtdışında olması gerekiyor. Diğer türlü, tek ayak üzerinde kalıyoruz. Bütün meslektaşlarıma, ihracat konusunu önemle tavsiye ediyorum. Hemen olmuyor belki ama bir yıl, üç yıl, beş yıl, günün sonunda, yurt dışında da bu ürünler kullanılıyor. Oralarda da ihtiyaç var. Önemli olan bu gayreti, bu iradeyi gösterirsek, hemen olmasa bile ileride bu malların satılabileceğini, dışarıdan bir pazardan pay alabileceğimizi bilmeleri gerekiyor. Önemli olan şey, dediğim gibi, gayret, ısrar, tekrar. Bunlar olduğu zaman, olumlu sonuçlar da ortaya çıkıyor.

Büyüksoy Bayrak ve Şemsiye, Yeni Yerinde Daha Güçlü

Büyüksoy Bayrak ve Şemsiye Sanayi Ticaret A.Ş., 10 bin metrekareden oluşan tesisinde üretim faaliyetlerini aralıksız sürdürüyor. Pandemi döneminde gerçekleştirdiği bu büyük yatırımla hem üretim kapasitesini hem de pazarını artırmayı başardı. Şirketin üretim faaliyetlerinin büyük bir bölümünü logo baskılı bahçe şemsiyeleri oluşturuyor. Pazarın büyük bir bölümünü de yurt dışı müşterileri oluşturuyor. Yurtdışı pazarında HEB Şemsiye ve Dış Ticaret A.Ş. olarak çalışmalar yürütülüyor. Avrupa’nın birçok şehir merkezinde HEB markalı dış mekan şemsiyelerine rastlamak mümkün. Ayrıca yurtdışında birçok şemsiye markasına da OEM üretim gerçekleştiriyor. Firma yurtiçi ve yurt dışında çok sayıda fuara katılarak müşteri portföyünü genişletiyor.

Firmanın çalışmalarıyla ilgili olarak Büyüksoy Bayrak ve Şemsiye Sanayi Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı H. Ersin Büyüksoy, Dijital Teknik dergisinin sorularını yanıtladı.

Büyüksoy Bayrak Şemsiye ve Sanayi Ticaret A.Ş., olarak faaliyetlerinizi yeni tesisinizde yürütüyorsunuz. Dünden bugüne firmanızın geldiği nokta hakkında okuyucularımıza bilgi verir misiniz?

Ersin Büyüksoy: Büyüksoy Bayrak Şemsiye ve Sanayi Ticaret A.Ş., ve HEB Şemsiye ve Dış Ticaret A.Ş. olmak üzere iki şirket ile faaliyetlerimizi yürütmekteyiz. Baba mesleğimiz bayrak imalatı olmasına rağmen şu anda cironuzun büyük bir kısmını dış mekan şemsiye oluşturmaktadır. Bu anlamda tanınan ve bilinen içecek ve dondurma markasının yurtiçi ve yurt dışı taleplerini karşılamaktayız.

HEB markası altında Hollanda ve Fransa’da yerleşik satış temsilcilerimiz var. Bugün Avrupa’nın tüm şehir merkezlerinde HEB markalı şemsiyeleri görmek mümkündür. Pandemi döneminde yatırım programına başladığımız 10 bin metrekarelik tesiste 120 kişilik ekibimizle üretim faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz. 2021 yılından bu yana üretimlerimizi buradaki tesisimizde yapmaktayız.

Tesisimizi Avrupa standartlarına uygun şekilde dizayn ettik. Planlı ve programlı bir yapı oluşturduk. Tesisimiz, yerli ve yabancı ziyaretçiler tarafından beğeniliyor. Bu durum bizleri ayrıca gururlandırmaktadır.

Bugün Büyüksoy Bayrak ve Şemsiye Sanayi Ticaret A.Ş. ürettiği ürünleri Avrupa, Afrika ve Asya kıtalarında toplam 34 ülkeye HEB Şemsiye Sanayi ve Dış Ticaret A.Ş. ile ihracat yapmaktadır.

Hedefimiz, ürün kalitesi ve çalışma koşullarını geliştirerek, TSE ve ISO 9001 kalite standartlarına uygun üretimimizle, ihracatımızı arttırarak Türkiye’deki ilk 1.000 ihracatçı arasına girmektir.

Dış mekan şemsiye üretiminin yanı sıra, etkinliklerde kullanılan bir çadır sisteminin üretim ve satış faaliyetlerini yürütmekteyiz. Bir diğer ürün grubumuzda baba mesleğimiz olan bayrak üretimidir.

Fuarlarla ilgili düşünceleriniz nelerdir?

Ersin Büyüksoy: İhracat odaklı bir firma olduğumuz için daha çok yurtdışı fuarlarını tercih ediyoruz. Kısa bir zaman sonra Almanya’da düzenlenen bir fuara katılacağız. Promosyon dünyasının en büyük fuarı olan PSI etkinliğine katılıyoruz. Yine dünyanın farklı noktalarında işimizle ilgili fuarları takip ediyor ve katılım sağlıyoruz. Yurtiçinde ise bu yıl promosyon fuarına, SIGN İstanbul Fuarı’na ve güneşten korunma sistemleri üzerine düzenlenen bir fuarına katılımlarımız olacak.

Son olarak sektöre vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Ersin Büyüksoy: SIGN İstanbul, uzun yıllardır takip ettiğimiz sektörümüz için gurur kayağı bir organizasyondur. Fuara katılmaktan dolayı memnunuz. Fuarda yerli ve yabancı ziyaretçilerle buluşmayı planlıyoruz. Bizler özellikle yurtdışından ülkemize gelen ziyaretçilerin fuara katılımlarını önemsiyoruz. Çünkü yabancı ziyaretçi ülkemize gelerek işine verdiği değeri gösteriyor. Fuara geldiğinde de buradan verimli dönmesi son derece önemlidir. Bu anlamda fuarlara yerli üreticilerin özellikle katılmalarını bekliyoruz. Yabancı ziyaretçiye ne kadar fazla çeşitlilik ve alternatif sunabilirsek o derece ülkemizin ekonomisine katkı sağlamış oluruz. Fuarın tüm sektörümüze hayırlı olmasını temenni ederiz.

Mabelsan, SIGN İstanbul’da Ziyaretçilerle Buluşacak

Hasan Hür: “SIGN İstanbul Fuarı, yerli ve yabancı misafirlerimizle bir araya gelme fırsatı sunuyor. Yeni potansiyel müşterilerimizle tanışma, zaten ticaret yapmakta olduklarımızla da durum değerlendirmesi imkanımız olacak”

Mabelsan, 21-24 Eylül 2023 tarihleri arasında düzenlenecek olan SIGN İstanbul Fuarı’nda yerini aldı. Fuarla ilgili olarak Mabelsan Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hasan Hür, Dijital Teknik dergisinin sorularını yanıtladı.

SIGN İstanbul Fuarı’na sayılı günler kaldı. Bu yılda standınızda misafirlerinizle bir araya gelme fırsatı bulacaksınız. 2022 yılında gerçekleşen fuar oldukça başarılı geçmişti. Öncelikle bu seneki fuardan beklentileriniz neler olacak?

Hasan Hür: SIGN İstanbul, MabelsanForex olarak firmamızın genelde olumlu geri dönüşler aldığı bir organizasyon. Sizin de belirttiğiniz gibi bu fuarda dostlarımızla bir araya gelme fırsatı buluyoruz. Her ne kadar yıl içinde kendilerini ziyaret ediyor olsak ta, fuar ortamı bir başka oluyor. Aynı zamanda bir önceki fuardan bu yana geçen süre zarfında yaşadığımız gelişmeleri de kendileri ile daha detaylı bir şekilde paylaşma fırsatı buluyoruz. Hepimizin şahit olduğu gibi ülkemiz zor günlerden geçmekte. Bu süre zarfında doğal olarak bir takım gelişmeler yaşanıyor. Bunların bazıları olumlu, bazıları ise olumsuz olabiliyor. Tüm yaşadıklarımızı dostlarımızla paylaşıp, birlikte yeni planlar yapabiliyoruz. Aynı zamanda SIGN İstanbul fuarı, yabancı misafirlerimizle de bir araya gelme fırsatı verdiğinden, yeni potansiyel müşterilerimizle tanışma, zaten ticaret yapmakta olduklarımızla da durum değerlendirmesi yapma fırsatı oluşturuyor.

SIGN İstanbul Fuarı’ndaki standınızı ziyaret eden misafirler, hangi teknoloji ve ürünlerinizi bulacak?

Hasan Hür: Bildiğiniz gibi MabelsanForex A.Ş., PVC Köpük Levha satışı yapan bir kuruluş. Üretici firmamız ise Mabelsan A.Ş.. Yani diğer bir grup şirketimiz. Bizler MabelsanForex olarak sadece PVC Köpük Levha satışı yapmaktayız. Bu konuda da sürekli olarak AR-GE çalışmalarına devam ediyoruz. Amacımız, sektördeki en kaliteli ürünlerden birini üretiyor olmak ki, bunu da zaten başarmış durumdayız. Bizler yine de daha iyisini nasıl üretebiliriz diye sürekli olarak AR-GE çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu konuda da dünyanın ileri gelen ve kimya sektöründe lider olan firmaları ile sürekli irtibat halindeyiz. Aynı zamanda, yine yurt içi ve  yurt dışındaki çeşitli üniversitelerde Doktorluk, Doçentlik ve hatta Profesörlük mertebesine erişmiş uzman kişilerle de iletişimimizi devam ettiriyoruz.

Ürettiğimiz ürün, görünüş itibariyle sadece en, boy, renk ve kalınlık farklılıkları gösteren sade bir levha gibi algılansa da, aslında kullanım yerleri itibariyle üretim şekilleri ve fiziksel özellikleri açısından ciddi türevler barındırıyor. Bunları da her talebe göre yeni baştan şekillendirmemiz gerekiyor. İklim şartlarında aynı gün içinde yaşanan değişiklikler bile ürün kalitesinde ciddi değişimlere sebep olabiliyor.

Kısacası bu, basit gibi görünen ama son derece hassas bir üretim alanıdır. Öyle “ben makine alırım hammaddeyi veririm üretirim” cinsinden bir konu değil maalesef.

Ziyaretçilerin büyük bir bölümü fuarda yenilik arayışında oluyor. Sizin fuara özel sunacağınız yenilikler olacak mı?

Hasan Hür: Biz sadece PVC köpük levha üretmiyoruz. Biz aslında sadece reklam değil, diğer bir çok sektörde yer alan (mobilya, inşaat vb.) firmanın da çözüm ortağıyız diyebiliriz. Basit bir örnek vermek gerekirse, mesela şu anda, deniz kıyısında bulunan bir Afrika ülkesindeki çok büyük bir inşaatın ses ve ısı-nem dengelemesi konusunda ürün geliştirmekteyiz. Yaptığımız çalışmalar neticesinde de %90 oranında başarı elde ettik. Bu, hem ülkemiz hem de firmamız adına bize gurur veriyor.

Fuarda daha çok hangi sektörlerden ilgi bekliyorsunuz? Bununla birlikte yurt içi ve yurt dışı ziyaretlerine ilişkin beklentileriniz nasıl?

Hasan Hür: SIGN İstanbul, genelde reklam sektörüne hitap ettiğinden bizim sektör dışı beklentimiz pek olmuyor. O tür faydalar sağlayabilmek için daha ziyade sektörel fuarlara katılmak gerekiyor. Ama biz şu anda bu fuardayız ve tabii ki beklentimiz reklam sektöründe yer alan ziyaretçilerimiz olacak.

SIGN İstanbul Fuarı’nın sektör üzerindeki etkisi hakkında neler söylemek istesiniz? Fuarın sektör açısından öneminden bahseder misiniz?

Hasan Hür: Bence daha iyisi olamazdı. Diğer organizasyonlara oranla daha fazla verim alınan bir fuar ve biz de takdir edersiniz ki her gelen ziyaretçimizle bu konuyu değerlendirmeden geçemiyoruz. Tüm arkadaşlarımızdan duyduğumuz ise memnuniyet ifadesi. Bundan böyle de yurt içinde sektörel anlamda başka bir organizasyona katılma gereksinimi de duymuyoruz.

Döviz kurlarındaki artış piyasaları oldukça olumsuz etkiledi. İçinde bulunduğumuz endüstriyel reklam sektörüne ve firmanıza olan yansımaları hakkında neler söylemek istersiniz?

Hasan Hür: Sorun keşke sadece döviz kurlarının yükselmesi olsaydı. Aslında buna aşırı dalgalanarak yükselme demek daha doğru olacak sanırım. Genelde sektörümüz, ancak özellikle bizim üretim alanımız, ciddi anlamda dışa bağımlı bir konumda. Herkesin zaten bildiği, sokaklarda konuşulan konulara değinmeyeceğim.  Basit bir örnek vermek gerekirse, 3 ay içinde geri ödemek üzere bir kredi müracaatında bulunduğunuzda bunun size maliyeti yaklaşık %40-45 oluyor.

Bu da yıllık %130 lara tekabül ediyor ki, bu da dövize endeksli satış fiyatlarınızı bile anlamsız kılıyor. Bu durumda sürekli olarak özkaynaklarımızla hareket etmeniz gerekiyor. Bugün dünyanın en büyük şirketleri bile uygun kredilerle büyümelerine devam ederken, bizler sadece özkaynaklarımızla büyümeye çalışıyoruz. Bunu MabelsanForex olarak değil, içinde bulunduğumuz ulusal coğrafyamızın bir sorunu olarak dile getiriyorum. Ekonomiye daha fazla girmek istemiyorum ancak malumunuz hepimiz zor günlerden geçiyoruz. Biz firmamız adına ekonomik sıkıntıda olmayabiliriz ama daha iyi günlerde çok daha iyi durumda olabilirdik. Umarım en kısa Zamanda düzlüğe çıkar, güzel günlere doğru koşar adımlarla gideriz.

Daha stabil piyasa koşulları ile birlikte yatırım iştahı aratacaktır. Bunun oluşması için öngördüğünüz bir zaman dilimi var mı?

Hasan Hür: Bu, pandemi ile birlikte global olarak başlayan ama etkileri ülkemizde gün geçtikçe daha ciddi hissedilen bir ekonomik durum. Biz birkaç global krize teğet geçtik ama maalesef buna tam ortasından yakalandık. Ancak şu anki ekonomik önlemler paketi ve alınan kararlar bizce 2 yıl içinde meyvelerini soframıza getirecek. Aslında çok daha önce yapılması gerekenler şu anda yapılıyor ve akil toplumun hemen tamamı bu önlemlere destek veriyor.

Fuar vesilesiyle endüstriyel reklam sektörüne vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Hasan Hür: Öncelikle MabelsanForex ailesi olarak bu fırsatı bize verdiğiniz için yürekten teşekkür etmek istiyoruz. İlave etmek istediğim şu ki; biz bu topraklarda hem askeri hem de ekonomik çok savaş gördük. Hepsinden de evelallah galip çıktık. Kısa bir süre sonra bu savaşta bitecek ve yine galip geleceğiz. Bizim rakibimiz yok. Demek istediğim, aynı ürünü üretiyor bile olsak, tüm arkadaşlarımızın başarılı olmasını yürekten temenni ediyoruz. Tüm dileğimiz, insanlarımızın “Sen battın, ben çıktım” değil, “Sen kazan ama, ben senden daha fazla kazanayım” rekabetine erişebilmesi. MabelsanForex ailesi olarak biz, bireysel değil, ulusal kalkınmanın yolunun buradan geçtiğini düşünüyoruz. Tüm sektörümüze hayırlı güzel ve başarılı bir fuar temenni ediyoruz.