Met Etiket Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Kibar: “Bu zamanda doğru yatırım yapan kazanacaktır”

Mustafa Kibar: “Karanlık bir tünelin içinden geçiyoruz. Önümüzü görecek yavaşlıkta ilerlemeliyiz. Ani ve radikal kararlardan uzak durmalıyız. Piyasalardaki dalgalanmanın durağanlaşmaya başladığını düşündüğümüzde ekonomik normalleşme başlayacaktır”

Met Etiket Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Kibar, Dijital Teknik Dergisi’ne pandemi sürecini değerlendirdi.

Ekonomik ve sosyal etkileri oldukça yakından hissedilen bir pandemi süreci yaşadık. Aşının üretilmesi ve uygulanmaya başlamasıyla birlikte normalleşme noktasında ciddi adımlar atıldı. Sizlerin sektörden aldığınız izlenimlerinizi öğrenebilir miyiz?

Mustafa Kibar: Yaşanan pandemi sürecinin ekonomik etkileri oldukça ağır olarak hissedildi. Özellikle turizm, yiyecek-içecek gibi sektörlerin kapanması bizim sektörümüzü derinden etkiledi. Bu kapanmalar sistemi bir anda kilitlenme noktasına getirdi. Buna ilave olarak ithal ürünlerde üretim yoksunluğundan ötürü yaşanan fiyat artışlarına konteynır taşıma bedellerinin anormal artışının eklenmesiyle fiyatlar herkesi zorlamaya başladı. Bu anormal fiyat artışını piyasalar pek olumlu karşılamadı. Dolayısıyla daralma yaşandı. Bu dönem içinde özellikle küçük ölçekli işletmeler çok zarar gördü. İşletmeler iş yapabilmek adına uzun vadeli de olsa çek ödemelerini kabul ederek günü kurtarma çabası içine girdiler. Bu uzun vadeli ödemeler, ithalat ve tedarik yapan firmaları da bu döngünün içine çekti. Yani yurt dışına yapılan nakit ödemeler karşılığında uzun vadeli çekler, senetler kasalara girdi. Bu sefer nakite dönemeyen ithalatçı yeni ürün getirmekte zorlandı. Bu durum sektörümüzü oldukça gerilemesine sebebiyet verdi.

Bununla birlikte kurumsal firmalar bu dönemi reklam bütçesi oluşturmadan veya minimum bütçeyle geçirdi. Bugünlerde ise kısıtlamaların kalkmasıyla birlikte oluşan hareketliliğin olumlu etkilerini kısmi de olsa görmeye başladık. Ancak oluşan talep şu an için sektörün gerilemesini ne kadar durdurabilir. Salgının tamamen bitmesi için 4 yıllık bir süreçten bahsediliyor. Biz henüz ikinci yılındayız. Virüse ait çeşitli varyantlar çıkmaya başladı. Bu nedenle kısıtlamaların kalkmasını, pandemi bitti olarak düşünmemek gerekir. Kısıtlamaların kalkmasını hepimiz istiyoruz ancak yine belirlenen kurallara uymaya devam etmeliyiz. Aksi halde yine rakamlar yükselir, yine kısıtlamalar gündeme gelir. Artık yeni bir kapanmayı kaldıracak bir ekonomik gücümüz yok.

Şirketlere neler tavsiye edersiniz?

Mustafa Kibar: Firmalar özvarlıklarını kuvvetlendirmelidir. Tedbirli ve temkinli hareket etme zamanıdır. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler döviz artışlarından son derece olumsuz etkilenmektedir. Bugünlerde yaşanan döviz artışının hangi noktalarda stabil hale geleceğini tahmin etmek şu an için oldukça zor. Dolayısıyla her firma özvarlıklarını kuvvetlendirme noktasında adımlar atmalıdır. Karanlık bir tünelin içinden geçiyoruz. Önümüzü görecek yavaşlıkta ilerlemeliyiz. Ani ve radikal kararlardan uzak durmalıyız. Piyasalardaki dalgalanmanın durağanlaşmaya başladığını düşündüğümüzde ekonomik normalleşme başlayacaktır. Diğer taraftan içinde bulunduğumuz iş kolunda yer alan firmaların sektörümüzün derneğine sahip çıkılmalı, talepler ARED aracılığıyla ilgili mercilere ulaştırılmalıdır. Dolayısıyla sesini duyuran sektörler çeşitli destek kapsamlarından yararlanıyor. Bizde bu sektörlerden biri olarak her türlü hakkımızı ARED çatısı altında aramalıyız. Sivil toplum örgütlerinin faydalarına inanmayanlara, bu örgütlerin bugünler için lazım olduğunu anlatmak gerekiyor. Bugün çok daha güçlü bir örgüt olsa idi, hem teşvik kapsamına girer, hem de desteklerden kolaylıkla yararlanabilirdi. Dolayısıyla bugünden itibaren sektör olarak ARED çatısı altında gücümüzü toplamaya çalışmalıyız. “Birlikte kuvvet doğar” atasözümüz meşhurdur. Sesimiz ne kadar gür çıkarsa sektör ve firmalarımızın o kadar faydasına olur.

Zorunlu sebepler nedeniyle sektördeki fuarımız 2 yıl aradan sonra gerçekleştirilecek. Bu noktada SIGN İstanbul Fuarı’na ilişkin düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

Mustafa Kibar: Birinci koşul piyasaların açılmasıyla doğru orantılıdır. Piyasalar hareketli olursa fuar hareketli olur. Kötü piyasada fuar olması sadece ziyaretçiye fikir verir. Fikri uygulamaya yönelik adım atılmazsa bir faydası olmaz. Pazarın hangi noktaya gideceğini bugün kestiremiyoruz. Daha hangi çeşit virüsleri göreceğimizi bilmiyoruz. Dolayısıyla birkaç ay içinde ekonomik toparlanma başlar ve fuarda ticaret fırsatı oluşur.

Met Etiket bu dönemde neler yaptı?

Mustafa Kibar: Met Etiket, her zaman kurumsal bir yapıda hareket etmektedir. Yıllık plan ve hedefler doğrultusunda hareket eder. Her zaman alternatif planları vardır. Öngördüğümüz sapmalar olabilmektedir. Pandemi gibi öngörüsü olmayan bir pozisyonla ilk defa karşılaştık. Önce hızımız azaldı. Daha sonra aldığımız kararlarla stabil ve emin adımlarla ilerlemeye başladık. İthalat ve yurtiçi dengesini doğru planlama içinde yürüttük. Herkes gibi zorlandık ancak erken dönemde attığımız adımlar bizleri daha derin krizden korudu.

Son olarak sektöre vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Mustafa Kibar: Agresif hareketlerden kaçınmak gerekir. Ayağınızı yorganınıza göre uzatın. Sorunlarımız var. Sorunlarımızı çözmek için dernek çatısı altında birleşme önerisinde bulunuyorum. Hep birlikte derneği daha aktif hale getirmeliyiz. Dernek yönetimi de temsil ettiği kitlenin haklarını her platformda sonuna kadar savunmalı, bu çabayı göstermelidir. Dernek sadece aidat toplayan bir örgüt olmamalıdır.

Print Friendly, PDF & Email