ARED VII. Dönem Başkanlığını üstlenen K. Halil Eligür, bundan sonra atılacak adımlar ve hedeflerini Dijital Tabela Teknik Dergisi ile paylaştı.
ARED VII. Genel Kurulu, 11 Kasım 2012 tarihinde İstanbul Gayrettepe Sürmeli Otel’de gerçekleştirildi. Bir önceki dönem ARED Yönetim Kurulu Genel Sekreterlik görevini yürüten K. Halil Eligür tarafından sunulan aday liste, oy birliğiyle kabul edildi. Kongrenin ardından ARED Başkanı K. Halil Eligür ile bundan sonra atılacak adımlar ve hedeflerine yönelik bir söyleşi gerçekleştirdik.
Öncelikle hayırlı olsun. ARED Genel Kurulu’nun tam desteğiyle Başkanlığa seçildiniz. Yeni Yönetim Kurulunu oluşturdunuz. Öncelikle, okuyucularımız için biraz kendinizden bahseder misiniz?
Merhaba. İyi dilekleriniz için teşekkür ederim. İsmim Halil Eligür. 1972 yılında İstanbul’da doğdum. Ankara Yükseliş koleji, Özel Ortadoğu Lisesi ve ardından İstanbul Üniversitesi Makine mühendisliği bölümünden mezun oldum. Sektörün duayenlerinden Mitat Eligür’ün en küçük oğluyum. 1993 yılında kaybettiğimiz Mitat Eligür, özellikle akrilik şekillendirme konusunda uzmanlaşmış, reklamcılığa folyonun icat olmadığı yıllarda fırça ile otobüs yazıları yazarak başlamış ve ticaret hayatını İstanbul’da Olcay Reklam, Oba Reklamcılık gibi firmalarda sürdürmüştü. Ben de tahsil hayatım boyunca hem yaz dönemleri hem de daha sonra yoğun olarak iş hayatına başladım, ofis boyluktan, akrilik kıvırmaya, Termoforme baskı yapmaktan tahsilât yapmaya kadar birçok alanda tecrübe edinme fırsatı buldum. 1993 yılında ağabeylerim ile beraber kurduğumuz Standart Reklamı daha sonra yine sektör duayenlerinden Faruk Sirkan’ın sahibi olduğu Tim Reklamcılık ile birleştirdik ve yolumuza devam ettik. Şu an 208 kişiye ulaştığımız ve endüstriyel reklam üretimi yaptığımız Standart Tim Reklamcılık A.Ş.’de satış direktörlüğü yapmaktayım.
ARED kuruluşundan bu yana yaptığı hizmetlerle sektöre rehber olmayı başardı. Bu noktada çıtayı yukarıya taşıma görevi size verildi. Sizin bu önemli görevi üstlenmenize neden olan sebepler nelerdir?
Bildiğiniz üzere VI. Dönem Yönetim Kurulunda Genel Sekreterlik görevindeydim. Başkanımız Sayın Birol Fedai’nin yanında çalışmak benim için çok önemli bir tecrübe oldu. Derneğe yaptığı sayısız katkıları, özverili ve fedakâr çalışmaları ile bizleri kendisine hayran bıraktı ve tüm sektör oyuncularının takdirlerini topladı.
Derneğin geldiği noktada çıta gerçekten çok yüksekte bulunuyor. Yeni yönetim kurulu olarak en önemli işlerimizden biri Birol Başkan’ın başlattığı projelerin devamını getirmek olacak.
Görev aldığım dönemde ESF (European Sign Federation) Yönetim kurulu üyesi olarak yurtdışı toplantılarına katıldım. Orada başlatılan ve nihayetinde Derneğimize ve ülkemize faydalı olabilecek birçok veri ve proje var. Bu çalışmaların devamının sağlanması ve katma değer olarak üyelerimize dönmesini sağlamak hedeflerimden bir diğeri. Derneğimizin orta ve uzun vadede maddi yapısını güçlendirecek projeler ve fikirleri de planlayıp gerekli aksiyonları alan, sektörde birleşmeyi sağlayıp sektörümüzü hak ettiği yerlere taşıyacak bir vizyonla yola çıktık. Saygıdeğer yönetim kurulu arkadaşlarımla beraber hedeflerimizi gerçekleştireceğimize inancım tam.
Yönetim Kurulu adaylığı için bir liste oluşturdunuz. Liste oluşumunda hangi noktalara dikkat ettiniz?
Listemizin genel çoğunluğu, VI. Dönemde de yönetim kurulunda bulunan arkadaşlarımızdan oluşmakta. Süregelen projelerin devamlılığı, Dernek yapısı ve kültürünün iyice pekişmesi adına özverili çalışmaları devam ettirecek listemize, üretimci kimliği ile katkı koyacak Sayın Ali Tekin ÇELİK (Sera Reklamcılık San. Tic. Ltd. Şti.) ve eğitim/danışmanlık konularında uzman olan Sayın Ömer Faruk SEZGİN (Uyum Danışmanlık)’in de katılmasıyla güçlü bir sinerji oluşturduk.
ARED Yönetim Kurulu, öncelikli olarak 2013 yılında ne tür hizmetler gerçekleştirilecek? Ardından uzun vadeli hedefleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
Öncelikle 2013 yılında da daha önceki yıllarda yaptığımız gibi altısı Anadolu’da altısı da büyükşehirlerde olmak üzere düzenlediğimiz sektörel kaynaşma toplantılarına devam edeceğiz. Toplantı içeriği ile ilgili anketler yapıp plan ve eğitimlerimizi bu doğrultuda gerçekleştireceğiz. Üye kazandırma ve tutundurma çalışmaları hiç hız kesmeden devam edecek.
“Tabelacılık” adının sektörü tanımlamakta yetersiz kaldığı gerçeği ile “Endüstriyel Reklamcılık” olarak sektörün yeniden tanımlanması ve bu tanımın kamu kurum ve kuruluşlarında da güncellenmesi için gerekli girişimlerin devamını sağlayacağız. Sosyal sorumluluk alanında projeler gerçekleştireceğiz. Eğitim alanındaki çalışmalarımız ve okullarla olan işbirliğimiz devam edecek. Orta vadede sektördeki önemli oyuncularla bir araya geleceğiz ve aktif katılım konusunda destek isteyeceğiz. Bu manada belirleyeceğimiz karar ve prensipleri son kullanıcılara da anlatmayı hedefleyip toplumun bilinç düzeyini arttıracağız.
Yazılı ve görsel medyada, ticaret odaları ve devlet kurumları ilişkilerinde aktif olacağız. Orta ve uzun vadede ise ARED’in kendi maddi kaynaklarını oluşturma konusunda önemli hamlelerde bulunacağız.
Sektörün şu anki yapısını nasıl görüyorsunuz?
Sektörümüzde teknolojik gelişmeler ve iletişim olanaklarının da çeşitlenmesiyle sektör tanımı da dâhil tüm içerik değişikliğe uğruyor. Müşteri beklentileri ve algıları da bu değişimden etkilendi. Artık Dernek hedeflerimizden biri olan sektör tanımlaması elzem durumda velhasıl ne sadece tabelacılık ne de açıkhava reklamcılığı bizleri tarifleyemiyor. Sektörümüzde üreticiler dışında malzeme/ makine üretici veya dağıtıcıları, mecracılar ve baskıcılar bulunmakta. Her türlü malzemeleri işleyebilen ve çözüm sunabilen üyelerimiz değerli tedarikçilerimizin de yardımıyla sayısız projelere imza atıyorlar. Hizmet tipi çok geniş bir yelpazede olduğu için uzandığımız ve uzanabileceğimiz pazar büyüklüğü hiç de azımsanmayacak büyüklükte. Durum böyle olunca sektöre her gün yeni oyuncular giriyor. Kimisi sektörden yetişmiş, kimileri ise çok da büyük sayılmayacak bir yatırımla pazardan pay almak isteyen yeni oyuncularla sektörümüz dolup taşıyor. Tüm bu firmaları regüle etmek, işyeri açma sertifikası veya ruhsatlandırma gibi prosedürlere girmek serbest piyasa koşulları ve rekabet anlamında doğru olmayabilir. Dernek olarak sektör oyuncuları için temel prensipleri belirlemeli, rehberler ve tavsiyeler sunmalı, son kullanıcıyı bu manada bilinçlendirmeliyiz diye düşünmekteyim. Zaman içinde işlerini doğru yapan, etik değerlere uyan firmalarımızın sayısı artıp sıyrılacak ve haksız rekabetin önüne geçmiş olacağız.
ARED olarak sektöre hakim olduğunuzu düşünüyor musunuz? Daha etkili ve yakın olmak için ne tür çalışmalar yapmayı planlıyorsunuz?
ARED olarak şu an 232 üyeye sahibiz. Bu Avrupa federasyonları ile kıyaslandığında iyi bir rakam. Avusturya’da 24, Almanya’da 40, İtalya 239, İspanya 293, İsviçre 38 ve İngiltere’de 230 üye var örneğin. Avrupalı meslektaşlarımızın kurduğu federasyonların onlarca yıl önce kurulduğunu göz önüne alırsak bizim şu anki durumumuzu iyi olarak değerlendirmekle birlikte yeterli görmüyorum. Ülkemiz hem nüfus hem de potansiyel anlamında çok daha büyük. 2013 yılı içinde de büyükşehirler dışında kaynaşma ve eğitim toplantıları yapacağız, üyelerimize daha sık bilgilendirme mailleri göndereceğiz. İl temsilcilerinin görev tanımlarını yenileyecek ve aktif olmalarını sağlayacağız. Web sitemizde içerik anlamında değişiklik yapacağız. Üyelerimize yurtdışında iş yapma fırsatları oluşturmanın yollarını arayacağız. Sektörel basında daha çok yer alacağız. Dolayısı ile bilinirliğimiz artacak ve üye sayımızı arttıracağız.
Size göre sektörün en önemli sorunları nelerdir? Bu sorunlara yönelik çözüm önerileriniz var mı?
İlginç bir gözlemimi anlatmak isterim. Başkan adaylığımdan sonra Dernek koordinatörümüz Şenay Hanım’dan eski toplantı notları hakkında bilgi istedim. 2004 yılında aktif katılımın olduğu ve sektörün büyük oyuncularının da bulunduğu toplantıda sektörün genel sorunları;
– Haksız rekabet
– Sektörün daralması
– Eğitimsizlik
– Kalitesiz malzeme
– Etik kurallara uyulmaması
– Denetleme olmaması
– Sadece fiyata bağlı rekabet
– Standartların belirlenmemiş olması
– Üreticilerin aralarında kopukluk olması, diyalog olmaması şeklinde özetlenmiş.
Aradan geçen 8 seneye rağmen güncel sorunlarımız tamamen aynı, ne bir fazla ve neredeyse ne bir eksik. Başkanlık döneminde en büyük amacım yukarıdaki sorunların bir kısmını halletme yoluna girmek. Halletmek demiyorum farkındaysanız zira bu çok iddialı olur. İşin ilginç yanı, ESF toplantılarında yapmış olduğum diyaloglarda Avrupalı meslektaşlarımızın da aynı konularda sorunlar yaşadığını öğrendim. Yani İtalyan, İngiliz veya İsveçli bir reklamcı da pazar daralmasından, haksız rekabetten ve düşük fiyatlardan şikâyet ediyor. Bu sorunların asgariye inmesi için hedef ve planlarımız mevcut, bunları derleyip bir zaman planına sokacağız ve üyelerimize duyuracağız.
FESPA ile gerçekleştirdiğiniz ortaklık çerçevesinde önümüzdeki yıl FESPA Eurasia Fuarı düzenlenecek. Bu ortaklığın sektöre ve ARED’e ne tür kazançları olacak?
Üye aidatları, fuar gelirleri, sponsor destekleri ve gönüllü girişimlerinin Derneğimizde oluşturabildiği maddi değer üst noktalara ulaşmış durumda. Derneğin hedefleri için ise maddi olarak daha da güçlenmesi gerek. ARED’in ulaştığı mevcut durumu bir eşik olarak görüyorum. Atılan bu adımla orta ve uzun vadede Derneğimiz ekonomik olarak çok güçlü bir konuma gelecek ve bu oluşturulan değer, her kuruşu ile yine sektörümüze hizmet ve katma değer olarak geri dönecek.
Sektörü daha iyi noktalara taşımak için üretici, tedarikçi ve uygulamacı firmalarından beklentileriniz nelerdir?
İştigal alanından çok tüm sektör oyuncularının bilmesi gerekir ki bu geminin içinde hep beraberiz. Pastadan daha fazla pay almak ister her ticari işletme fakat pastayı büyütmek temel hedef olmalı. Büyük resmi görmeliyiz. “Günü kurtarmak” yaklaşımından bir an evvel sıyrılıp her birey yaptığı işi daha iyi nasıl yapabilirim sorusuna cevap aramalı.
Sektöre vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?
ARED’i bugünlere getirmiş olan eski başkanlarımız Sayın Murat Ürünsak, Sayın Mahmut Güldoğan, Sayın Yaşar Güvenen ve özellikle Sayın Birol Fedai’ye çok teşekkür etmek isterim. Bayrağı aldığımız VII. Dönemde çok değerli yönetim kurulu üyelerimiz ile birlikte bu zorlu göreve soyunduk. Sizlerin ve tüm sektörün desteği ile hedeflerimizi gerçekleştirmek için var gücümüzle çalışacağız. Allah utandırmasın.
