Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz, “2020’de ilk çeyrek de  %40 büyüdük, pandeminin hedeflerde sapma yaratmış olmasına rağmen son çeyrekteki çalışmalar ile 2020 yılını kayıpsız kapattık. 2021’de de büyüme odaklı çalışmalarımız devam edecek”

Geçtiğimiz yıl Mart ayından itibaren dünyamız pandemi kaosuyla karşı karşıya kaldı ve 2021 yılında da sorunun belli bir zaman daha süreceği gözleniyor. Uluslararası Para Fonu (IMF) geçtiğimiz yıl yaptığı bir açıklamasında, 2020 yılında dünya ekonomisinde %-4,4’lük bir küçülme olabileceğini söyledi ve ayrı raporda 2021 yılında küresel ekonominin %5.2 büyüyebileceği öngörüldü. Türkiye’ye yönelik tahminlerde dünya ekonomisiyle aynı seviyelerde kaldı ve Türkiye ekonomisinin bu yıl %5 büyüyebileceği kaydedildi.

Lidya Grup açısından geçtiğimiz yılı ve bu yılı değerlendiren Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz, şunları söyledi: “Dijital baskı sektöründe, Xerox, Epson, Efi global markalarının Türkiye  distribütörlüğünü yapıyoruz. Bu dönemde pazara sunduğumuz markamız olan Sutec, 2020 yılına damga vurmuş ve 2021 yılı büyüme hedefleri içinde önemli yer tutmaktadır. Temsil ettiğimiz markalar, bilgi birikimimiz, tecrübemiz, organizasyon yapımız ve finansal gücümüz ile Türkiye’de lideriz ve Avrupa’nın bu alanda faaliyet gösteren sayılı birkaç firmasından birisiyiz. Geçtiğimiz yıl tüm dünyayı sarsan pandemiyle karşı karşıya kaldık ve bu yıl da sorun devam ediyor. Ancak, ülkemizde ve globalde şartlar ne olursa olsun, Lidya Grup olarak daima büyüme hedefli çalışmaktayız. Gayretlerimizin sonuçlarını da almaktayız. Geçtiğimiz yıl ilk çeyrekte ekipman satışında %40’lık bir büyüme gerçekleştirdik. İkinci ve üçüncü çeyreklerde pandemi koşulları tüm sektörleri durma noktasına getirdi. 2020 yılının son üç ayında ise mükemmel sonuçlar alarak inanmanın ve doğru hedef koymanın sonuçlarını almış olduk. Bu rüzgarı 2021 yılında da sürdürme kararlılığındayız” dedi.

Müşterilerimize finansal destek sağlamaya devam ettik

 Lidya Grup’un krizler sırasında sağduyulu, sakin ve güven veren olduğunun altını çizen Bekir Öz, iş ortakları ve müşterileri dahil tüm ekosisteme liderlik ettiklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Zor zamanlarda toplumu ve ekosistemini sarıp sarmalayan Lidya Grup’un aralarında bulunduğu güçlü şirketler, çevresindekilerin zorlukları aşarak güçlü kalabilmelerine destek olurlar, yol gösterirler, ilham verirler. Geçtiğimiz yıl pandemiyle birlikte müşterilerimizden gelen talepler sırasında, ilave finansman destekleri sağlayarak ödemelerinin bazılarını erteleyerek, desteğimizi verdik ve vermeye devam ediyoruz. Servis operasyonlarımıza aralıksız devam ettik, ediyoruz ve özellikle üretici olan müşterilerimizin karantina dönemlerinde aksaklık yaşamasına asla müsaade etmedik. Önceliğimiz çalışanlarımızın ve müşterilerimizin sağlığı oldu ve gerekli güvenlik tedbirlerini en üst düzeyde alarak, servis hizmetlerimizi kesintisiz sürdürüyoruz. Aynı zamanda pandemide, müşterilerimize ve pazara yaklaşımımız nedeniyle, diğer global markaların dikkatlerini çekmeyi sürdürüyoruz. Bu gibi global krizlerin yaşandığı dönemlerde, güvenilirliği ve sürekliliği olan firmalar, piyasaların yeniden açılmasıyla, yeni fırsatları da yakalayacaktır. Lidya Grup olarak masamızdan, iş ortaklığı yapmak isteyen global markaların teklifleri eksik olmuyor. Önümüzdeki günlerde, yeni iş ortaklıklarını ve yeni fırsatları değerlendiriyor olacağız” diye konuştu.

Yeni ürün grupları üzerinde çalışıyoruz

Geçtiğimiz yıl yeni ürün grupları üzerinde çalışmalar yaptıklarını ifade eden Bekir Öz, konuşmasına şöyle devam etti: “Lidya Grup olarak, geçtiğimiz yıl pazarın daralması ve iş hacimlerindeki düşüşlerden müşterilerimizin daha az etkilenmesi ve satış kanallarının gelişmesine yardımcı olmak amacıyla, yeni ürün grubu üzerinde çalıştık. Burada dikkat edilen konu, ürün grubunun müşterilerimizin makine parkında farklılık yaratması ve daha makul maliyetler ile sahip olunacak konfigürasyon özelliğinde olmasıydı. Bu doğrultuda Sutec markası ile inkjet geniş format baskı makinalarını pazara sunduk. 90×60, 75×90, 110×150, 150×130 ve 3.20×2.0 gibi farklı baskı alanına sahip ürün gamı ile çok yönlü üretim kapasitesi fırsatını sunmuş olduk. Ayrıca, ülkemiz açısından önemli ve pazar dinamikleri farklı olan tekstil baskı sektörüne, yüksek kalitede baskı imkanı sağlayan Sutec dijital tekstil makinalarını bu yıl pazara sunuyoruz. Bu çalışmalar ile Lidya Grup olarak, tüm medya ve materyallere baskı yapma imkanını müşterilerimize sağlarken, güçlü bölgesel yapılanma modelimiz ile satış sonrası hizmet standartlarımızı daha da yukarıya çektik. Geçtiğimiz yıl, 28-29 Şubat tarihlerinde Antalya bölgemizde başarılı bir lansmana imza attık. Ardından 7-11 Eylül tarihlerinde İzmir bölgemizde pandemi nedeniyle, randevulu, tedbirli ve kişiye özel teknoloji günlerini gerçekleştirdik. 2021 yılında da, teknoloji günleri etkinliklerine imza atmaya devam edeceğiz” dedi.

Satış sonrası teknik servis hizmeti, işletmeler açısından hayati noktadadır

Satış sonrası teknik servis hizmet kalitesinin, bir ürünü satın alma kararında %100 etkili olduğuna dikkat çeken Bekir Öz, şunları anlattı: “Satılan ürün, ticari faaliyetin ana unsuru bir ürün ise, satış sonrası teknik servis, işletmeler açısından hayati noktadır. Bizim sattığımız makineler, servis gerektiren ürünlerdir. Belirli dönemlerde, bakımları ile sarf malzemeleri gereklidir ve teknik servis son derece zaruridir.  Bir dijital baskı makinesinin çalışma performansı çok iyi olsa da, eğer o markayı temsil eden distribütörün satış sonrası teknik servis hizmet organizasyonu yeterli değilse, müşteriler o markayı satın almayı istemez. Çünkü, dijital baskı makineleri, uzun yıllar değer üreterek geri dönüşlerini sağlar ve makinelerde olası bir arıza durumunda teknik servis en hızlı şekilde müdahale etmelidir ve makinelerin performanslarının devamlılığı, aldıkları teknik destek ile mümkün olacaktır. Lidya Grup olarak, satış sonrası teknik ekip organizasyonumuz ile temsil ettiğimiz tüm markalarda pazar lideriyiz. İstanbul’daki merkez binamızın yanında, İzmir, Antalya, İzmit ve Konya’da bölge ofislerimiz bulunuyor. Samsun, Trabzon, Adana, Kayseri, Diyarbakır, Erzurum, Malatya, Van, Erzincan, Giresun, Çorum, Eskişehir’in aralarında bulunduğu illerimizde 20 bayimiz mevcut. Bünyemizde 45 kişilik satış sonrası teknik ekibimiz dahil 100’ün üzerinde konusunda ciddi bilgi birikimi ve tecrübeye sahip insan kaynağımız bulunuyor. Kendi ofislerimiz ve bayilerimiz aracılığıyla, ülkemiz geneline hizmet götürmekteyiz” şeklinde konuştu.

İbrahim Tekeş: “2020 yılını ticari anlamda iyi geçirdik diyebilirim. Piyasadan kaynaklanan bazı sıkıntılarla karşılaştık ama bu tip durumlara hazırlıklı olduğumuzdan bu süreci başarılı bir şekilde atlattık”

2020 yılında bir taraftan pandemi diğer taraftan kur ve vergi artışıyla birlikte yaşanan ekonomik sorunlar her kesim tarafından yakından hissedildi. Bu bağlamda 2020 yılı firmanız açısından nasıl geçti?

İbrahim Tekeş: 2020 yılında bütün dünya gibi ülkemizde bu hastalığın etkisini en küçük bireyine kadar hissetti. Zaman zaman ticaret üretim durma noktasına geldi. Devlet katkılarıyla esnaf ve üreticiler biraz ayakta kalmaya çalışsa da ekonomik olarak iş hayatı çok büyük hasar gördü. Birçok kişi işsiz kaldı, birçok kişi iş yerini kapattı, birçok firma borçlarını ödeyemedi, çekler senetler ödenmedi. Prodigital olarak bu dönemde çalışmalarımızı müşterilerimizin isteği doğrultusunda esnek sistemlerle yürüttük. Müşterilerimizin ödemelerini erteledik, taksitleri arttırdık yeniden yapılandırma yaparak ödeme kolaylığı sağladık. İşlerimizin tamamen durduğu Mart-Haziran 2020 döneminde personelimize izin verdik ve maske makinası imalat ve satışına geçici olarak başladık. Birkaç ay maske makinası ve malzemesi satarak firmamızın genel durumuna zarar gelmeden devam etmesini sağladık. 2020 yılı bütün bunlara rağmen çok iyi geçti bizim için diyebilirim. Belki de Türkiye’de dijital baskı makinası sayısı olarak en çok makine satan firma olduk. Kurların oynak olması bize biraz zarar verdi. Çok geniş sektörlere hitap ettiğimizden makine satış adetlerimizde çok düşüş yaşamadık. Şirketimizi bunun gibi olağandışı durumlara hazırladığımız için hasarsız bir şekilde devam ediyoruz diyebilirim.

Yıl içinde yoğunlaştığınız ve piyasada tarafından daha fazla talep gören ürünleriniz neler oldu? Bunun yanında 2020 yılında sektöre yenilik noktasında sunduğu ürünler oldu mu?

İbrahim Tekeş: Yıl içinde her zamanki gibi ana sektörümüz olan reklam sektörüne yoğunlaştık. Bunun yanında deri ve özellikle halı sektörüne çok yoğun makine tesis kurumları yaptık. Reklam ve diğer sektörler uzun yıllardır (20 yıl) distribütörlüğünü yaptığımız Gongzheng firmasından getirdiğimiz dijital baskı makinalarına yoğun talep gösterdi. Pandemi döneminde özellikle insanlarda evlerde kapalı kalmak zorunda oldular. Evlerde kalınan süre uzadıkça alternatif alışveriş sistemleri gelişti. İnternetten alışverişin artması ile beraber ihtiyaçlar ayağa gelmeye başladı. Evde kalındığı sürede ev ürünlerinin siparişleri arttı. Özellikle ev tekstili halı, mutfak eşyaları ve dekorasyon ürünleri alanında online alışveriş arttı. Birçok firmaya kaymaz taban halı tesisleri kurduk. Bazı firmalara dekorasyon ürünlerine baskı yapan makinalar kurduk. Birçok firmaya ev tekstili üreten makine ve tesisler kurduk ve kurmaya devam ediyoruz. Duvar kağıdı ve tablon üreten birçok firmaya dijital baskı makinaları kurduk. 2020 yılının son çeyreğinde Reklam sektörü yatırımları çok yoğunlaştı. UV ve Solvent-ekosolvent makinaları kurulumları hızlandı diyebilirim.

UV Sistemler;

Gongzheng’in Ekonmik yeni seri Hibrit ve Flatbed  UV baskı makinaları;

Gongzheng GZF1808D Hibrid Led Uv baskı makinası;180cm ebadında 3-8 Ricoh Gen5 baskı kafaları ile Hem rulo hem tabaka ürünlere direkt baskı yapma imkanı sağlar.

Gongzheng AW1800 Led UV baskı makinası;180cm ebadında 3-4 Epson İ3200 baskı kafası ile Rulodan ruloya baskı yapma imkanı sağlar.

Gongzheng GZM3200KM Roll to Roll Led uv baskı makinası;320cm ebadında 4-8 Konica 1024i veya Konica 1024a baskı kafası ile rulodan ruloya baskı imkanı sağlamaktadır.

Gongzheng GZF3208D Hibrid Led uv baskı makinası; 320cm ebadında 4-8 adet Ricoh Gen5 baskı kafası ile hem rulo hem tabaka malzemelere baskı imkanı sağlamaktadır.

Gongzheng GZF5200KM Roll to roll Led uv baskı makinası; 5200m 8-28 konica 1024i baskı kafası ile rulodan ruloya bası imkanı sağlamaktadır.

Gongzheng T2513GN Flatbed uv baskı makinası; 250X130cm ebadında 3-8 Ricoh Gen5  baskı kafası ile tabla ürünlere baskı imkanı sağlamaktadır.

TP60 parça baskı makinası,

Tozlama sistemli transfer baskı sistemi, pigment boya kullanan makinamız CMYK ve Beyaz boya kullanmaktadır. Her türlü kumaşa transfer baskıya uygundur. Dijital baskı makinası tozlama fırını ve transfer presinden oluşan bu sistemde her türlü logo ve dijital baskı baskes yapmadan kumaşa aktarılabilmektedir. Beyaz boyadan dolayı renkli kumaşlara da transfer yapılabilmektedir. Tuşesiz yüksek yıkama hassasiyetli baskılar ve canlı renklerden oluşmaktadır. Ekonomik seri bir sistemdir.

Kaymaz taban halı baskı makinaları;

Gongzheng, Mutoh ve Protexjet olarak üç marka altında çeşitli ebat ve hızlarda tekstil ve halı baskı sistemleri satmaktayız. 160cm, 180cm, 200cm, 280cm, 320cm vs… ebadlarında olmak üzere birçok çeşit kaymaz taban baskı makinalarımız bulunmaktadır.

Halı dijital baskı hatlarımız 2 şekilde oluşmaktadır. Kaymaz taban halı hattı ve Direkt baskı halı hattı.

Kaymaz taban halı sistemi; Dijital baskı makinası, kalender, laminasyon makinası ve konfeksiyon hatlarından oluşmaktadır.

Direkt baskı halı hattı; Bu hattımız 2 metre ve 3.20metre enlerinde konveyör-Blanketli bir sistemdir. Havlı halılara ve havsız halılara direkt baskı yapmaktadır. Bu hat baskı makinası ve Tünel fikse fırınından oluşmaktadır.

Firmanızın pandemi sürecinde satış, pazarlama, ürün tanıtımı, servis vb. konularda yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz?

İbrahim Tekeş: Firmamız pandemi döneminde müşterilerimizin istekleri doğrultusunda şartları geliştirdi. Müşterilerimize uygun fiyatlı, uygun ödeme koşullarında makina ve malzeme sunduk. Müşterilerimizin sıkıştığı durumlarda her türlü maddi manevi desteği verdik. Esnek satış sistemini devreye sokarak zor dönemde müşterilerimize yardımcı olmaya çalışıyoruz.

Ürün tanıtımlarımız için müşteri ziyaretlerimize ara vermeden devam ettik. AYRICA DERGİ VE Sosyal medya tanıtımlarımıza ara vermedik. Özellikle Sosyal medya da tüm makinalarımızın ve sistemlerimizin videolarını yayınladık. Bu süreçte müşterilerimizi sürekli telefonla arayarak yanlarında olduğumuzu ve ihtiyaçlarını normal zamandan daha iyi şartlarda sağlayacağımızı bildirdik.

Satış sonrası servis konusunda hem yurtiçinde hemde yurtdışında aralıksız ve yoğun bir şekilde müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşıladık. Yurtdışında Fas, Cezayir, Azerbaycan, İran, Irak gibi ülkelere servis personellerimiz giderek makine kurulumu e bakımları yaptılar.

Dijital baskı teknolojilerinin kullanım alanlarının yaygınlaşmasının firmanıza ve satışlarınıza olumlu etkileri oldu mu?

İbrahim Tekeş: Dijital baskı teknolojilerinin her alanda kullanılıyor olması bizim işlerimizi arttırdı. Sektörde birçok firma bu sektörleri bilmediğinden ve Ar-ge çalışmalarını yapmadıklarından hizmet veremediler. Biz Prodigital olarak birçok sektörel fuara girdiğimizden sektörlerin ihtiyacı olan makinalar üzerine yoğun çalışmalar yapıyoruz. Baskı, ön işlem ve son işlemleri üzerine hangi boyanın hangi malzemede ne şekilde kullanılacağı ile ilgili yıllardır çalışmalar yapıyoruz. Sektörlerin bir kısmının Türkiye’de dijitale geçişlerinde Prodigital öncülük yaptı diyebilirim.  Reklam sektörünün dışındaki alanlara da hazırlıklı olduğumuz için bu alanlarda başarılı bir şekilde makine ve tesisler kuruyoruz. Örneğin halıcılara hizmet veren Gaziantep’te ofisi bulunan tek firmayız. Bursa ofisimizle tekstilcilere hizmet veriyoruz.

2020 yılında dijital baskı teknolojilerine ihtiyacı ve talebi daha çok artan sektörler hangileri oldu?

2020 yılında dijital baskı teknolojilerine yoğun ilgi duyan sektörler. Halı, ev tekstili, deri-suni deri, duvar kağıdı, kişisel hediyelik ürünler, ambalaj ve etiket sektörü, ayakkabı, çanta gibi alanlardır.

Her ürünü satmak yerine, belli ürün gruplarında yoğunlaşan firmaların daha fazla başarılı olduğu ifade ediliyor. Sizin bu çerçevede düşünceleriniz nelerdir?

Her ürünü satmak yerine belli ürün gruplarına yoğunlaşmak başarı açısından belki daha iyi olur. Rahat sattığımız dijital baskı makina ve malzemeleri günümüzde birçok sektörü kapsadığından sadece o makinaya satarak başarılı olamıyorsunuz. Halı ve tekstilde ön işlem ve son işlem makinalarını satmadığınızda veya bir satıcı (imalatçı) ile partner olarak çalışmadığınızda sizin sattığınız dijital makina başarılı olmuyor. Bizler dijital makinacı olduğumuz için diğer yardımcı makinalara hakim olabiliyoruz ve dijitale entegre edebiliyoruz. Fakat diğer mekanik ağırlıklı yardımcı makinaları satanlar dijital makinalara kendi makinalarını entegre edemiyorlar ve sistem başarısız görünüyor. Süblime baskı makinasıyla beraber pres (kalender) satmadığımızda bizim makinamız çok başarılı olamıyor. Ev tekstilinde dijital bakı makinası ile beraber fikse makinasını satmamız gerekiyor ki son işlem yapılabilsin dijital amacına ulaşsın.

2020 yılı ticari ve ekonomik anlamda firmanız açısından nasıl geçti? Belirlediğiniz hedeflere ulaştığınızı söylemeniz mümkün mü?

İbrahim Tekeş: 2020 yılını ticari anlamda iyi geçirdik diyebilirim. Piyasadan kaynaklanan bazı sıkıntılarla karşılaştık ama bu tip durumlara hazırlıklı olduğumuzdan bu süreci kolay atlattık. Ekonomideki dalgalanmalar kârlılığımızı azalttı hatta bazen kârsız ve zararına satış yapmak zorunda kaldık fakat sürekliliği sağlamak için ekstra kur, faiz artışı gibi maliyetleri müşterimize mümkün olduğunca yansıtmadık. Yıllık bazda belirlediğimiz hedeflere ulaştık fakat ithalatçı olduğumuz için döviz bazında geçmiş yıl ortalamalarından düşük kalmış olabiliriz.

2021 yılına yönelik endüstriyel reklam ve dijital baskı teknolojileri sektörüne vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?

İbrahim Tekeş: Sektörümüzdeki ahlaksız ticarete, yalan konuşmayı adet haline getirerek makine ve malzeme satmaya son vermeliyiz. Öyle firmalar var ki yıllarca emek verdiğimiz ve başarılı olduğumuz markaların adını kullanarak kendi makinalarını ve malzemelerini ticari ahlaktan uzak bir şekilde satmaya çalışıyorlar. Bu kişilerin inançları varsa helal kazançlarını haram yapmamalarını öneriyorum. Kısmetten İleriye Yol Yoktur. Eğer inançları yoksa onları kendi deyimleriyle etik olmaya davet ediyorum. Tek bayrak altında yaşadığımız güzel ülkemizde insanları kategorize ederek iş yapmaya çalışan fırsatçılara lütfen prim vermeyelim. Eğer reklam sektöründe üretim yapan firmalarımız kendilerini geliştirir hakkıyla iş yaparsa Türkiye’deki en büyük üretim ve hizmet sektörü haline geliriz. Sektörün eğitilmesine ve eğitimli, mesleki eğitimi bulunan personel ve işverenlerin sektöre güç vermesi gerekmektedir. Okul ve burslarda sektörel eğitimlere destek vermeliyiz. Türkiye ve çevre ülkelerdeki pazarlardan pay almak istiyorsak eğitimli personel, sağlam yatırım ve uygun maliyetli üretimlerle beraber tanıtıma önem vermeliyiz.

Ticari hayatın içinde inişli – çıkışlı grafikler her zaman yaşanmaktadır. Ancak yaşanan pandeminin ekonomik etkileri dünya için oldukça ağır oldu. Pandemi hayatımızda birçok şeyi değiştirdi. Ticari hayatta da bazı değişimler oldu. Yeni normalle birlikte arz-talep dengesi yeniden oluşmaya başladı. Ticari hareketliliğin yansımalarının görüldüğü bugünlerde Pimms Group Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Aygüler ile önümüzdeki döneme ilişkin bazı sorular yönelttik.

Yaşanan pandemi sürecinin etkilerinin azaldığı bir dönem içine girdik. Piyasalardaki arz talep dengesi oluşmaya başladı. Piyasalara ait sizin izlenimleriniz nelerdir?

Selahattin Aygüler: Pimms Group olarak, 40 yılı aşan sektör tecrübelerimiz ışığında içinde bulunduğumuz duruma benzer zamanlar yaşadık. Geçmişe bakıldığında en ağır krizlerin bile geri dönüşlerinin çok hızlı gerçekleştiğini biliyoruz. Mevcut pandemi sürecinde oluşan ekonomik göstergelerdeki düşüş eğiliminin tamamlandığını, yatay süren hareketin ardından yukarı yönlü bir hareketlenme beklemekteyiz. Her ticari işletmenin önemli sorumlulukları vardır. Öncelikli hedef şirketi ayakta tutmak, ayakta duran şirketi büyütmektir. Bu dönemde ayakta kalmayı başaran firmaların şu an yapması gereken ise büyümek için yatırım yapmaktır. Yaşadığımız pandemiyi, ülkemizi ve dünyadaki ekonomik gelişmeleri her an çok yakından takip ve analiz ederek, olası her senaryoya karşı hazırlıklı olmaya devam etmeliyiz. Milyarlarca insan kendisini ev izolasyonuna alırken, milyonlarca işletme kapılarını kapattı ve dünya bir anda adeta durma noktasına geldi. Bugün ise yeni normalleşmenin adımlarının atıldığı günleri hep birlikte yaşıyoruz. Pandemiye ilişkin gelecek haberler ekonomik göstergeleri bir anda hızlı bir şekilde yukarıya taşıyacaktır. Bu nedenle krize olduğu kadar kriz sonrasına hazır olmak zorundayız.

Son dönemde satışına yoğunlaştığınız ürün grupları hangileridir? Bu ürünlerin özellikleri ve kullanıcıya sağladığı avantajlar hakkında bilgi verir misiniz?

Selahattin Aygüler: Pimms Group olarak normalleşme sürecinde işini büyütüp geleceğe hazırlanan firmaların tercihi olmayı başardık. Bu çerçevede Handtop HT2512UV-1024i yeni Flatbed modeli, Handtop HTL3200UV Roll to Roll ve bazı tekstil firmalarına 3,2 metre baskı enine sahip Homer HM3200R ve Axia modellerine ait yoğun bir satış trafiğimiz ve kurulumlarımız oldu. Pimms Group, endüstriyel reklam ve baskı teknolojileri alanında dünyanın önde gelen markalarından HP, Handtop, Homer ve Axia gibi markaların temsilciliğini yürütmektedir. Bu markaların en önemli avantajı yatırımcısına uzun vadeli yatırımlarda her zaman kazandıran, performans ve kalite noktasında üst düzey çözümler geliştirmesidir. Bu üst düzey teknolojileri Pimms Group güvencesi altında müşteri memnuniyeti felsefesiyle sunmaya devam ediyoruz.

Pandemi nedeniyle bu sene sektörümüzle ilgili fuarlar gelecek yıla ertelendi. Bu kararı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Selahattin Aygüler: Bilindiği üzere halen pandemi sürecinin içindeyiz. Herkes tarafından bilindiği üzere bu dönemde özellikle maske, mesafe ve hijyen son derece önemlidir. Bu kriterlere azami ölçüde dikkat edildiği sürece hastalık seyrinin azaldığı uzmanlar tarafından ifade ediliyor. Böyle bir dönem içinde insanları bir araya getirmenin sağlıklı olmadığını düşünüyorum. Bu anlamda fuarlarla ilgili olarak görüşlerimizi organizatörlere ilettik. Ardından istişarelerimizin ardından davetimin üzerine organizatör yetkilileriyle bir araya geldik. Birçok katılımcıdan aldığım görüşleri organizatör yetkililerini ifade ettim. Bunun neticesinde herhangi bir haksızlığa yol açmamak amacıyla her iki fuarında bu sene ertelenmesi yönünde karar verildi. İnanıyorum ki, gelecek sene fuarlar daha güçlü bir şekilde gerçekleşecek. Bu vesileyle bizleri dinleyen ve önerilerimizi dikkate alan her iki organizatör yetkililerine teşekkürlerimi sunuyorum.

Fuarların olmadığı bu dönemde satış ve pazarlama politikanızda bir değişiklik olacak mı? Bu dönemde farklı bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?

Selahattin Aygüler: PİMMS Group, 40 yılı aşan sektörel tecrübesi, bilgi birikimi, sektörde edindiği iyi ilişkiler, teknik ve finansal gücü sayesinde ihtiyaçları öngörerek her zaman sektörümüzü daha ileriye taşıyacak çözümleri pazara sunmayı misyon edinmiştir. Fuarlar bizler için sektörümüzle buluşma ve bilgi paylaşımı açısından son derece önemlidir. Zorunlu sebeplerle bu yıl fuar olmaması sebebiyle satış ekiplerimiz ve bayilerimiz aracılığıyla daha fazla müşteri ziyaretleri gerçekleştirip, çözümlerimizi buluşturmaya devam edeceğiz. PİMMS Group olarak, son dönemde ötelenen yatırım kararlarına rağmen öngörülü satış politikamız, finansal gücümüz, teknik ve satış altyapımız ile bu süreci başarılı bir şekilde yönetiyor ve bu başarıyı tüm müşterilerimize taşıyarak ilerlemeye devam ediyoruz.

Son olarak sektöre vermek istediğiniz bir mesajınız var m?

Selahattin Aygüler: Pimms Group olarak pandemiyle ilk karşılaştığımızda soğukkanlılığımızı koruyarak, hızlı bir şekilde durum değerlendirmesi yaptık, planlarımızı devreye aldık. Güçlü finansman yapımız, güçlü organizasyonel yapımız, güçlü insan kaynağımız, güçlü enerjimiz ve her türlü duruma dair senaryolarımızın hazır olması nedeniyle, Pimms Group olarak krizlere karşı güçlü bir yapıya sahibiz. Her bir meslektaşımızda, içinde bulunduğumuz koşulların geçici olduğu bilinciyle hareket etmesini, piyasalardaki iyileşmenin hızlı bir şekilde gerçekleşeceğini bu geçişe hazır olmalarını tavsiye ediyorum.