Dijital baskı, tabela, araç giydirme, strafor kutu harf ve display ürünlerin üretimini yapan Reklam 212, dijital baskı parkuruna Türkiye Distribütörlüğünü PİMMS Group’un yaptığı MIMAKI SIJ-320UV LED baskı makinesini ekledi. Yeni yatırımlarını gerçekleştiren firma sahibi Akın Kaya, makinenin sunduğu avantajları aktardı. Kaya, yeni makine ile özellikle ışıklı kutu ve gergi tavan üretimlerinde yeni bir pazara hitap edeceklerini kaydetti.

Öncelikle Reklam 212 Firmasını tanıyabilir miyiz?

Akın Kaya: 1997 yılından bugüne sektörde faaliyet gösteren firmamız, ilk olarak FSR Reklam adıyla kuruldu. En başta sadece bir adet plotter makinemiz vardı ve folyo keserek renk ve desen oluşturuyorduk. 2005 yılına kadar makine alımı yapmadan, baskı ihtiyaçlarımızı fason olarak karşılıyorduk. 2008 yılında ilk strafor kesim makinemiz ile yatırımlarımızın önünü açmış olduk ve bugüne kadar farklı teknolojileri de barındıran geniş bir parkura ulaştık. Daha sonra 2010 yılında daha büyük projelerle Reklam212 adını aldık ve 15’inci yılımızda projeleri tek tek faaliyete soktuk. Reklam firmaları eskiden günlük bir iki reklam çalışması yapıyorken, teknolojik gelişmeler sayesinde yüzlerce çalışma yapma kapasitesine ulaştı. Açıkhava reklamcılığı, bu gelişmeyle birlikte standart birkaç reklam çeşidinden sıyrılarak, yüzler çeşit reklam icat etti. Biz de buna paralel olarak sektörün tabela, dijital baskı, araç giydirme, display ve canvas gibi htiyaç duyduğu tüm çözümlere en kaliteli ekipmanlarımızla yanıt vermeye çalışıyor ve yeni makine yatırımlarımızla hizmet verdiğimiz alanları genişletmeye çalışıyoruz. Verimlilik ve yenilikçi esaslı işletme politikasıyla sermaye birikimine devam ederek, yatırım kaynağı oluşturmak amacıyla Yenibosna’daki merkezimizde çalışmalarımıza devam etmekteyiz.

Reklam 212 olarak, reklamcıların tüm reklam ihtiyaçlarına farklı markalarınız ile yanıt veriyorsunuz. Bu markalar altında sunduğunuz hizmetlerden bahseder misiniz?

Akın Kaya: Reklam212’nin Strafora, Dijitalya, Tabloonline, Araçgiydir, Tabelaca ve  Displayonline adında altı adet markası bulunuyor. Bu markalar ile son kullanıcılara değil, reklamcılara ve mimarlara hizmet veriyoruz. Strafora olarak yıllık 6,000 adet strafor logo, Dijitalya olarak yıllık 90,000 m2 baskı, Tabloonline olarak yıllık 6,000 adet tablo, Tabelaca olarak yıllık 1,000 adet tabela, Araçgiydir olarak yıllık 600 adet araç giydirme ve Displayonline olarak yıllık 1,500 adet display ürün yapma kapasitesine sahibiz.

Dijitalya markamız altında, vinil, folyo, şeffaf folyo, canvas, saten, afiş, branda, poster, fotoğraf kağıdı, PET film, PP kağıt, blackout, duratrans, mesh, one way vision, floor graphics ve sticker baskıları yapıyoruz. Strafor kutu harf imalatında Türkiye’nin en iyisi olduğumuz kadar ilklerindeniz diyebilirim. Dekupaj ile başladığımız kesim faaliyetine bugün iki İtalyan manşeli makinemiz ile devam ediyor ve mimarlardan reklamcılara kadar geniş yelpazede kutu harf ve logo ihtiyaçlarına yanıt veriyoruz. Tabloonline markamız altında ise e-ticaret sitemiz üzerinden kullanıcılar diledikleri görseli istedikleri ebatta tabloya dönüştürmek için siparişini kolayca verebiliyor. Aynı gün imalar yapıp iki gün içinde de teslimatını gerçekleştiriyoruz. Tabelaca markamız ile de kendi bünyemizdeki atölyemizde ışıklı-ışıksız kutu harf ve tabela, neon, kabartma ve oyma tabela, totem, billboard, çatı tabelası, cephe giydirme, pleksi aksesuar, CNC ve lazer kesim ve yönlendirme tabelaları dahil her türlü tabela imalatını yapmaktayız. Araçgiydir markamız ile de araç renk değişimi, araç kaplama ve sticker uygulamalarını gerçekleştiriyoruz.

Peki, yakın zamanda MIMAKI SIJ-320UV LED geniş format baskı makinesini de parkuruna eklediniz. Halihazırda geniş bir parkurunuz mevcut ve çok geniş yelpazede üretim yapmaktasınız. Bu makineyi bünyenize katmanızda hangi faktörler etkili oldu?

Akın Kaya: Esas olarak ışıklı kutu üretimleri ve gergi tavan uygulamalarını yapmak amacıyla bu makineyi aldık. Bu uygulamalar için, parkurumuzdaki solvent baskı makineleriyle MIMAKI SIJ-320UV’nin sunduğu sonuçları almamız mümkün değil. Makinenin UV LED kurutma teknolojisi ve bilhassa boyaların esnekliği, ışıklı kumaş ve gergi tavan uygulamalarında Mimaki’yi ilk akla gelen marka haline getirmiş durumda. Üstelik makineyi tanıdıkça, makineyi sadece bu malzemelerle sınırlı tutmamızın gereksiz olduğunu gördük. Bu makineyi aldığımızı duyan müşterilerimiz, branda ve vinil baskılarını dahi SIJ-320UV ile yapmamızı istiyor.

Işıklı kumaşa baskılarda müşterilerinizden yoğun talep görüyor musunuz?

Akın Kaya: Daha önce ışıklı kumaş kullanımını gerektiren çok fazla talep aldık. Bu uygulamaları vinille yapmaya çalıştık ama çok kötü sonuçlar aldık, üstelik uygulaması da bir o kadar zor. Işıklı kumaşın ise kullanım alanları gün geçtikçe artıyor. Müşterilerimiz de direkt bu tür baskıları talep etmeye başladı. Işıklı kumaşların yakın zamanda branda ve vinil kullanımını bitireceğini düşünüyorum. Yurtdışında artık vinil ve folyo kullanımı yok denecek kadar az. Reklamcılar kumaş bazlı uygulamalar yapıyor. Çünkü bu kumaşların yanmazlığı, çevreci özelliği, çok hafif olması ve sunduğu uygulama kolaylığı malzemeyi daha sorunsuz hale getiriyor ve kullanıcılar için öncelikli bir yere geliyor. Malzeme katlandığında da bozulma ihtimali yok.

Mimaki SIJ-320UV LED baskı makinesinin kullandığı UV LED teknolojisi, özellikle ışıklı kumaş ve gergi tavan malzemelerinde size ne gibi avantaj sağladı?

Akın Kaya: Işıklı kumaş ve gergi tavan gibi uygulamalarda, malzemenin arkasından ışık verildiği için, baskının renk yoğunluğu çok önemli. Bu makinede, makine boyayı kusuyor, çünkü arkadan ışık verildiğinde renklerin doygunluğunu ve canlılığını korumak gerekiyor. Işıkla birlikte rengin solmaması gerek. Diğer makinelerde boya daha seyrekken, MIMAKI SIJ-320UV yoğun boya kullanıyor. Düşük yoğunlukta kullanılırsa, baskı soluk görünecek ve imajda vurgulanması gereken efektler yok olacak veya baskının keskinliği düşecektir. Dolayısıyla bu anlamda MIMAKI SIJ-320UV rakipsiz bir makine diye düşünüyorum.

Işıklı kumaşlarda ayrıca kumaşın ışık geçirgenliği fazla olduğu için UV boya kullanıldığında boya yüzeyde kalıyor, malzeme tarafından emilmiyor. Normalde basılı alanı boyamak için ihtiyaç olan boyanın çok daha azını kullanarak o alanı örtücü kapatıyorsunuz. Aksi takdirde boya malzeme tarafından emiliyor ve daha yüksek oranda boya kullanılıyor. UV teknolojisinde ise boya zaten yüzeyde kaldığı için daha az boya harcanıyor. Üstelik, boyanın yüzeyde kalması gergi tavan ve ışıklı kumaş malzemelerinde örtücü özellikten dolayı dokulu bir hissiyat elde ediliyor. Ki makinede beni en çok etkileyen özelliklerden biri de bu oldu.

Işıklı kumaş ve gergi tavan uygulamalarında kullanılan Mimaki UV boyasının avantajları neler?

Akın Kaya: Mimaki SIJ-320UV modelinde kullanılan LUS120 boyalar yüzde 170 oranın esnekliğe sahip. Bu sebeple uygulama esnasında çizilme, kırılma veya çatlama gibi sorunlar ortadan kalkıyor. Örneğin gergi tavan uygulamalarında eğer boya profilden bir noktadan kırılma yaptıysa, bir hat boyunca çatlak ilerler ve baskının bozulmasına sebep oluyor. Bu da baskının yenilenmesi ve tekrar uygulama gibi ikinci bir maliyet gerektiren ek masraf demek. SIJ-320UV makinesinde kullanılan boya esnek olduğu için böyle bir sorun yaşanmıyor, bu yüzden müşteriye kalıcılık anlamında da garanti verebiliyoruz.

Ben bugüne kadar bu teknolojinin Türkiye’ye geleceğini ve üstelik yüsek yatırım maliyeti gerektirmeden elde edeceğimizi hiç beklemiyordum diyebilirim. Henüz bir sene öncesine kadar bile bu uygulamaları piyasa çok duymazken, Mimaki SIJ-320UV’nin piyasaya girişiyle ışıklı kumaş ve gergi tavan uygulamaları daha kolay ve daha karlı hale geldi ve mimarlardan, fuar stant tasarımcılarından ve reklamcılardan bu yönde taleplerde ciddi artış oldu.

Boyanın Greenguard sertifikalarının bulunması size son kullanıcı ayağında bir avantaj sağlıyor mu?

Akın Kaya: Bu sertifikalar, boyanın insan sağlığına zararsız ve çevreci olduğunu kanıtladığı ve bu sayede ev içi ve yatak odası gibi iç mekan kullanımında dahi rahatlık sağladığı için, kurumsal firmalarla yapılacak çalışmalarda büyük önem taşıyor. Çoğu kurumsal firma, makinenin kullandığı boyaların bu serfikalara sahip olup olmadığını kontrol ediyor ve buna göre baskı talep ediyorlar. Biz de bu sayede kurumsal firmaların ihtiyaçlarını karşılayarak müşteri portföyümüzü de genişletmiş olacağız.

SIJ-320UV modelinin piyasada en çok beğenilen özelliklerinden birinin de operatöre sunduğu kullanım kolaylığı olduğunu duyuyoruz. Siz makinenin kullanımı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Akın Kaya: RIP yazılımın Türkçe arayüzüne sahip olması bize inanılmaz kolaylık sağlıyor. Ben bu kadar kolay makine olacağını tahmin etmiyodum. Bu makineyi almadan önce, operatörün yazılıma aşina olması sebebiyle parkurumuzdaki diğer makine markaların UV modellerini düşünüyordum. Ancak demo aşamasında bu makineyi görünce kullanımı çocuk oyuncağı gibi geldi. Çünkü yazılımın yanı sıra, malzemeyi taktıktan sonra baskı bitene kadar makineyi kontrol etmeye dahi gerek kalmıyor. Makinenin başında bir operatörü mesaiye bırakmama gerek yok. Makine UV LED kurutma yaptığı için ısı yaymıyor ve esnek malzemelerde malzemenin esnemesi ve formunun bozulması gibi bir sorun yok. Bu da takılmasını ve makinenin durmasını önlüyor. Kaldı ki kafa sıkıntısı yaşandığında, makine durup kendini temizliyor ve çalışmaya kaldığı yerden firesiz devam ediyor. Bu anlamda çok akıllı bir makine. Makinenin kullanımı anlamında  tek ihtiyacı günlük bakımların koşulsuz yerine getirilmesi. Çünkü bu bakımlar yapıldığı takdirde orijinal boya kullanan bir makinenin sorun çıkarma olasılığı kalmıyor. Kafaya çarpa ya da sürtme gibi sıkıntılarda dahi kafalar kolay kolay zarar görmüyor. Altlarında kauçuk ile otomatik temizlik yapılıyor.

Satış öncesi yatırım sürecinde PİMMS Group’un size sunduğu olanaklardan bahseder misiniz?

Akın Kaya: Satın alma öncesi yaptığımız demolarda Mimaki UV LED baskı makinesi ile neler yapabileceğimizi ve yaratabileceğimiz pazar olanaklarını gördük. Demolarda bu makine ile çok iyi sonuçlar aldığımızı gördük. Makinenin kurulumunu PİMMS Group teknik servis ekibi gerçekleştirdi ve ekibimize gerekli teknik eğitimleri verdiler. Bu açıdan PİMMS Group’a teşekkürlerimizi sunarız.