Category Archives: Manset

Prodigital Dijital Baskı Makineleri

Mor Polimer

Transteknik Bilişim 500 Listesi’nde Zirveye Oynuyor

İnterpromedya tarafından açıklanan “İlk 500 Bilişim Şirketi Araştırması”nın 2010 sonuçlarına göre Transteknik, “Baskı Sistemleri” kategorisinde zirveyi paylaşarak ikinci oldu. 

İnterpromedya tarafından gerçekleştirilen “İlk 500 Bilişim Şirketi Araştırması”nın 2010 yılı sonuçları, 27 Haziran 2011 Pazartesi günü, İstanbul Teknik Üniversitesi Maslak Kampüsü’nde düzenlenen törenle açıklandı. Dünyanın önde gelen baskı sistemleri üreticisi olan Konica Minolta’nın Türkiye distribütörü Transteknik, başarılı büyümesi ile dikkat çekti. Bu yıl on ikincisi düzenlenen “İlk 500 Bilişim Şirketi Türkiye 2010 Araştırması”nda, şirketler toplam 4 ana bölüm altında, 48 farklı alt kategoride sıralandı. Baskı Sistemleri kategorisinde ikinci olan Transteknik, genel sıralamada ise 107. olarak büyük başarı elde etti.

Bilişim 500 şirketi 2010 araştırma sonuçlarını değerlendiren Transteknik CEO’su Rıza Başoğlu; “Transteknik olarak Bilişim 500 sıralamasında her sene daha da üst sıralara çıkmanın gururunu yaşıyoruz. Bu başarıyı yakalamamıza katkı sağlayan tüm çalışanlarımız, iş ortaklarımız ve müşterilerimize teşekkür ediyoruz” dedi.

TRANSTEKNİK’TEN AVANTAJLI KAMYANYA

Öte yandan Konica Minolta’nın ileri teknoloji ürünü bizhub BH 423, düzenlenen yeni kampanya kapsamında cazip fiyatı ile son kullanıcılarını bekliyor. bizhub BH 423’ü tercih edenlere HSM evrak imha makinesi de hediye ediliyor. Konica Minolta’nın üstün özelliklere sahip çok fonksiyonlu makinesı BH 423, ofis hayatında kullanıcısının işini kolaylaştırıyor. Renkli tarama özelliğine sahip bizhub 363/423, dakikada 70 sayfaya kadar orijinali renkli ve siyah&beyaz olarak tarayabiliyor. Ayrıca bizhub BH 423’te e-Posta, FTP, SMB, Kutu, USB Flash Bellek ve TWAIN tarama fonksiyonları da standart olarak bulunuyor. SAP sertifikalarına da sahip olan bizhub 363/423, kullanıcılarına kolay kurulum olanağı sunarken, SAP müşteri desteği ile de kullanıcılarını güvence altına alıyor.

Digiteknik İtalyan Fotoba’nın Türkiye Distribütörlüğünü Üstlendi

EFI VUTEK ve EFI Rastek ürünlerinin Türkiye distribütörü Digiteknik, Sign İstanbul Fuarı’nda en çok ilgi gören standlar arasında yer aldı. Digiteknik, dijital baskı makinelerinin yanı sıra finishing sistemlerine yönelik İtalyan Fotoba firması ile distribütörlük anlaşması gerçekleştirdi. Fotoba, basılmış ürünlerin, otomatik olarak kesilmesini sağlayan sistemler sunuyor. Digiteknik Genel Müdürü Kayhan Zeki Aktan ile Sign İstanbul Fuarı ve yeni distribütörlüklerine ilişkin bir söyleşi gerçekleştirdik.  

Öncelikle fuar nasıl geçti? Fuarda ürünlerinize olan ilgiden memnun musunuz?

Genel olarak fuar başarılı bir olduğunu düşünüyorum. Digiteknik olarak müşteri ihtiyaçlarını karşılayacak özel çözümlerimizi sergiledik.  Fuarda, standımıza ve ürünlerimize olan ilgiden son derece memnunuz.

Fuarda hangi ürünlerinizi sergilediniz? Ürünlerinize olan ilgi nasıldı?

Digiteknik, dijital baskı makinelerinin yanı sıra baskı sonrası uygulamalarına yoğunlaşmıştır. Bu çerçevede, Esko firmasına ait baskı yapılmış sert malzemeleri kesmede kullanılan ve işlemlerini kolaylaştıracak bir ürün sergiledik. Bunun yanında, Rolls Roller laminasyon ve uygulama ürününü tanıttık. 2 metre eninde Foreks dekota tarzı sert malzemelere, folyo kaplamaya yarayacak bir makine sunduk. Bu ürüne de son derece fazla ilgi vardı. 5 metre VUTEK ve giriş seviyesi Rastek makineleri de standımızda yer aldı.  Her zaman olduğu gibi bu ürünlerimize de son derece ilgi gösterildi. Sizlerin aracılığıyla, standımızı ziyaret eden konuklarımıza teşekkür ediyorum.

Yeni bir distribütörlük anlaşması yaptığınızı öğrendik. Bu anlaşmanın detayları hakkında bilgi verir misiniz?

Öte yandan İtalyan Fotoba firması ile bir anlaşma gerçekleştirdik. Basılmış ürünlerin otomatik olarak  kesilmesini sağlayacak ürünlere ait bir distribütörlük anlaşması gerçekleştirdik. Dolayısıyla kullanıcıların baskı sonrası uygulamalarına yönelik bir markayı da sektörümüze kazandırmış olduk.

2011 yılı şirketiniz açısından nasıl geçti?

2011 yılının ilk yarısı Digiteknik tarihinin en başarılı dönemi oldu. İkinci yarıda ise biraz yavaşlama oldu. Ancak yinede 2010 yılından daha iyi olarak kapacağız.

NAC Grup Kurucusu Adil Aydoğan:“Türkiye’de üretim desteklenmeli”

“Türkiye’nin üretim yapmak zorunluluğu var. Türkiye’de üretim arttıkça, cari açığımız azalacaktır” 

NAC Grup Kurucusu Adil Aydoğan, Sign İstanbul Fuarı’nın her yıl gelişen çok büyük bir organizasyon olduğunu söyledi. 1-4 Aralık 2011 tarihleri arasında Sign İstanbul 2011 Fuarı’nda, Nac Grup Kurucusu Adil Aydoğan, Dijital Teknik Dergisi standını ziyaret etti. Aydoğan ile Sign Fuarı ve sektöre yönelik bir söyleşi gerçekleştirdik.

Sign İstanbul Fuarı’nı nasıl buldunuz?

Sign İstanbul, Avrupa’daki FESPA’dan sonra gelen en büyük organizasyondur. Fuarı gezdiğimde katılımcı firmalarında memnun olduklarını gördüm. Eurotech olarak ürettiğimiz ürünlerde oldukça ilgi gördü. Dolayısıyla, son derece profesyonel ve başarılı bir fuar oldu. Organizasyonu düzenleyen İFO yetkililerini tebrik ediyorum.

Avrupa’da kriz devam ediyor. Avrupa’daki kriz size etkiledi mi?

Avrupa’yı kriz döneminden önce çok iyi bir Pazar olarak görmekteydik. Ancak, Avrupa krizlerin içinde boğulmaya başladı. Dolayısıyla Avrupa’nın kendini toparlaması zaman alacak. Bizlerde bu sebeple Avrupa dışındaki ülkelere yöneldik.

Açıkhava reklam sektörü hızlı bir gelişme gösterdi. Bu gelişmenin devam edeceğini düşünüyor musunuz?

Sign sektörü, hızlı bir şekilde büyüdü. Artık daha fazla yükseleceğini düşünmüyorum. Türkiye’nin üretim yapmak zorunluluğu var. Türkiye’de üretim arttıkça, cari açığımız azalacaktır. Bunun yanında üretim desteklenirken, ithalatta kısıtlanmalıdır. Üretici desteklenmelidir. Örneğin Brezilya’da yurt dışından ürün girişinin vergisi  % 40 oranındadır. Üreticiyi koruyor. Ülkemizde, tekstilde kota uygulandı başarılı oldu, kompozitte uygulandı başarılı oldu. Katma değeri olan bütün ürünlere kota uygulanmalıdır.

Üretim yapmak Türkiye için neden önemlidir?

Sektörümüzde birçok firma üretim yapacak kapasite ve güce sahip. Ancak, üreticiye ait bir koruma olmadığı için üretime girmiyorlar. Şirketimizde 50 kişilik bir ekip çalışıyor. Biz ithalat yapsaydık, 5 kişilik bir ekiple yolumuza devam edebilirdik. İşsizliğin önüne geçmek isteniyorsa, üretim desteklenmelidir. Devlet üreticiyi korur ise, birçok firma üretime yönelir. İthalata kota getirilse, birçok firma üretime yönelir. Böylece Türkiye bir üretim üssü olur. O zaman rekabet daha güzel olur.