Deniz Dış Ticaret / İbrahim Demirseren: “Rekabeti kalite ve hizmete çekmeliyiz”

İbrahim Demirseren: “2022 yılında pandeminin etkisi azalır ve insanların bir araya gelmeye çekindikleri ortam şekli biter. Bu pandeminin talep, üretim, nakliye gibi konular üzerindeki etkisini azaltacak ve çok daha olumlu bir iş ortamı sağlanabilecektir”

 

Deniz Dış Ticaret’ten İbrahim Demirseren, Dijital Teknik Dergisi’nin 2021-2020 senelerine ait değerlendirme sorularını yanıtladı.

2021 yılının son çeyreği, döviz kurlarındaki dalgalanmalar nedeniyle oldukça zorlu geçti. Ancak alınan önlemler neticesinde kurlardaki tansiyon düşürüldü. 2021 yılına ait sizin bir değerlendirmenizi alabilir miyiz?

İbrahim Demirseren: Merhaba, öncelikle herkese sağlıklı, mutlu ve bol kazançlı bir 2022 diliyorum. 2021 senesi son ayları gerçekten tüm ülke için zor oldu. Ekonomik olarak dengeler bozuldu,  kurlarda ve bunu etkisi ile de enflasyonda bir zıplama yaşadık. Kurlar ile ilgili çeşitli önlemler alındı ama ben bunu yaraya bir pansuman yapıldı gibi görüyorum, gerçek bir çözüm olamadı ve kurlar 20 Aralık öncesi birkaç haftaya göre geriledi fakat iniş ve çıkışlar 20 Aralık sonrası da durmadı. Burada sorunumuz sektörde kullanılan çoğu ürünün yerli imalat bile olsa yurtdışı bağımlılığının olması ve fiyatların dövize endeksli olması.  Üretim girdilerinin Dünya çapında artması, bizde de dövizin artması ile TL fiyatlar maalesef geçen seneye göre iki katına,  bazı ürünlerde daha da yukarılara çıktı. Bu bütçelerini doğal olarak Türk lirası üzerinden yapan sektör müşterilerinin taleplerinin 2022 senesinde adet veya m2 olarak düşmesine sebep olacaktır. 2021’de yaşanan sorunların benzerlerinin 2022’ye de yansıyacağını düşünüyorum.

Artık pandeminin etkilerinden çıkılmaya ve daha çok ticaret konuşulmaya başlandı. Sizin bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?

İbrahim Demirseren: Pandeminin etkilerinden tıbbi açıdan çıkamadık, Omikron varyantı ile pandemi son haftalarda daha da yaygınlaştı. Aşılarını tamamlayanların bu varyanttan daha az etkilendiklerini ve aşı olmayanların ciddi sıkıntılar yaşadığını açık bir şekilde gördük. Bu durumda sağlık bakanımızın tavsiyelerine uyarak aşıların herkes tarafında tamamlanması gerektiğini düşünüyorum. Pandemiden tıbbi olarak tam kurtulamasak ta ekonomik ve sosyal sebepler yardımı ile psikolojik olarak etkisinden çıkmaya çalıştık veya zorlandık diyelim. Herkes artık daha çok dışarı çıkıyor, daha kalabalık gruplara giriyor, sektörde de daha çok ziyaretler yapılıyor. Bu hava vurguladığınız gibi ilişkilere ve gerçekleşen iş hacmine bir artış sağladı. Pandeminin başlarındaki durgunluk biraz daha hareketliliğe dönüştü. Umarım 2022’de pandeminin etkisi azalır ve insanların bir araya gelmeye çekindikleri ortam biter. Bu pandeminin talep, üretim, nakliye gibi şeyler üzerindeki etkisini azaltacak ve çok daha olumlu bir iş ortamı sağlanabilecektir.

Yıl içinde yoğunlaştığınız ve piyasada tarafından daha fazla talep gören ürünleriniz neler oldu? Bunun yanında 2022 yılında sektöre yenilik noktasında sunduğunu ürünler oldu mu?

İbrahim Demirseren: 2021 senesi pandemi ile sıkıntılı bir şekilde başladı. Bu sebepten dolayı bu sene ürün çeşitliliğimizi arttıralım, yeni ürünlere girelim, farklı sektörlere de ürün verebilelim gibi bir plan yapmadık. Aksine böyle bir adımı risk olarak gördük ve bu sene hacimli sattığımız, stok ve pazar payı olarak kuvvetli olduğumuz ana ürünlerimize ağırlık verdik. Baskılık germe vinillerinde, tabelalık germe vinillerinde, Arlon’un kurumsal kimlik ürünlerinde ve Hexis’in araç renk değişim ürünlerinde yoğunlaştık. Düşündüğümüz gibi buralarda kuvvetli olmak, 2020 senesine göre daha iyi bir 2021 geçirmemizi sağladı. 2022 senesinde de ilk üç aylık gelişmeler bağlı olarak yenilikler konusunda kararımızı vereceğiz. Pazara sunmayı Fespa 2021 Amsterdam fuarından beri düşündüğümüz birkaç yenilikçi ürün var.

Dijital baskı teknolojilerinin kullanım alanlarının yaygınlaşmasının firmanıza ve satışlarınıza olumlu etkileri oldu mu?

İbrahim Demirseren: Dijital baskı ifade ettiğiniz gibi gün geçtikçe yaygınlaşıyor. Sektörümüze ilave birçok alana girdi. Fespa Eurasia fuarında Pimms ve CMYK standlarında kişiselleştirilmiş pizza kutusu, hediyelik eşya kutusu gibi ambalaj baskıları yapan baskı makinelerini görmüşsünüzdür. Bu penetrasyon doğal olarak tüm sektör firmalarına ilave talepler ve bir bereket getirmiştir. Bizim müşteri portföyünde de eskiden girilmeyen alanlara girildiğini ve ilave işler geldiğini görüyoruz.

Her ürünü satmak yerine, belli ürün gruplarında yoğunlaşan firmaların daha fazla başarılı olduğunu ifade ediliyor. Sizin bu çerçevede düşünceleriniz nelerdir?

İbrahim Demirseren: Bizde aynen bu görüşte olan bir firmayız. Her ürünü ve her markayı satmayı doğru bulmuyoruz. Tabii her şirketin kendine göre bir stratejisi vardır, bizimki bildiğimiz ve kuvvetli olduğumuz ürün gruplarına ve markalarımıza odaklanmak. Bununla ilgili olarak müşteri firmalarımıza markalarımızı vurgulayarak satış yapıyoruz ve son kullanıcı seviyesinde de ürünlerimizi tanıtıp, talep oluşturmaya çalışıyoruz.

 

Geçtiğimiz Eylül ve Aralık ayında sektörümüzle ilgili fuarlar düzenlendi. Fuarlarla ilgili düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

İbrahim Demirseren: Geçen sene pandemi endişesi ile fuarlar yapılamadı, iptal oldu. Bunun sektörde bazı yatırımları geciktirdiğini, bazı ilişkileri zayıflattığını, bazı ürün ve markaların pazara çıkmasına engel olduğuna inanıyorum. Sektörlerin fuarlara ihtiyacı var ve pandemi sırasında ortaya atılan sanal fuarların gerekli ilgiyi görmediğini ve gerekli etkiyi yaratamadığını gördük. Şehir dışında olduğum için SIGN İstanbul fuarını gezemedim. Genelde olumlu yorumlar aldım. Aralık ayı başında gerçekleşen Fespa Eurasia 2021 fuarına ise her gün ziyaretçi olarak gittim. Biliyorsunuz bu fuar sektörel derneğimiz Ared ve Avrupa baskıcılar federasyonu FESPA ortaklığı ile sadece ülkemiz hedeflenerek değil, Doğu Avrupa, Kuzey Afrika ve Ortadoğu için bölgesel bir fuar olması ve sektör firmalarına ihracat imkanları yaratması hedefi ile yapılıyor. Fuarımızda iki salonda doldu, ziyaretçi ilgisi oldukça iyiydi. Özellikle bölge ülkelerinden gelen yabancı ziyaretçi sayımız beklenenin üzerindeydi. Bu fuardan elde edilen kazancın yarısının derneğimize kaldığını ve bunun sektöre katkı sağlayacak alanlara yatırıldığını burada vurgulamalıyım.

Dergi okuyucularımız için satış ve pazarlamasını yürüttüğünüz ürünler hakkında bilgi verir misiniz?

İbrahim Demirseren: Şirketimizi kurduğumuz günden beri hep belli ürün ve markalara yatırım yapmak ve uzmanlaşmak fikrinde olduk ve bu fikrimizi başarı ile uyguladık. Sektörde yaygın olarak bilinen Arlon kurumsal kimlik ürünleri ile büyük projeleri takip ettik, Hexis araç renk değişim ürünleri ile otomobil ve motorsiklet tuning alanında etkili olduk, LX Hausys firmasının Benif iç mekan dekorasyon folyoları ile çeşitli mağaza, ofis ve ev mimari uygulamalarında yer aldık, Wonpoong tabelalık germe vinilleri ve Arlon kurumsal kimlik ürünlerini birleştirerek gene çeşitli büyük tabela yenileme projelerinde yer edindik, Gongzheng dijital baskı makineleri, INX mürekkepler, Flexface kaplama germe vinilleri, Flexmed lamine germe vinilleri, folyoları gibi markalarımızı tanıttık ve sattık. Bu ürünler hakkındaki teknik bilgimiz, uygulama desteğimiz ve stok gücümüz beraber çalıştığımız firmalara da güven ve güç vermiştir.

2022 yılına yönelik endüstriyel reklam ve dijital baskı teknolojileri sektörüne vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?

İbrahim Demirseren: Tüm Dünya, ülkemiz ve endüstriyel reklam sektörü olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Son birkaç ayın ekonomimiz üzerindeki ciddi negatif etkileri, korona virüsünün sağlık üzerindeki etkileri, yaşanan enflasyon ve fiyat artışları sebebi ile sektörümüze olan talep ciddi oranda daraldı ve 2022‘de de bu daralma devam edebilir.  Buna ilave olarak sektörün kullandığı germe vinilleri, folyolar, ledler, tarafolar ve farklı birçok ürünün maliyetleri kısa bir sürede ciddi oranda yükseldi ve üretim, nakliye kaynaklı sorunlar yüzünden tedarik sıkıntıları da yaşanıyor.  Dövizde yaşanan artışlar ve dengesizlik sebebi ile son kullanıcı müşteriler tarafından da bir fiyat baskısı altına alındık. Yani sektörümüz her yönden sıkıştı. Tüm sektör maliyetler, verilen fiyatlar, rekabet koşulları, vadeler konusunda çok dikkatli olmalı ve mevcut finansal yapılarımızı bozmadan bu dönemi atlatmaya çalışmalıyız. Rekabeti artık fiyattan çok kalite ve hizmete çekmeliyiz.

Print Friendly, PDF & Email