Category Archives: Manset

Prodigital Dijital Baskı Makineleri

Mor Polimer

Prodigital Fespa Eurasia Fuarı’na katıldı

Prodigital, reklam, endüstriyel ve tekstil olarak gruplandırdığı çözümlerini Fespa Eurasia Fuarı’nda bir kez daha ziyaretçilerle buluşturdu.

Prodigital, reklam, promosyon grubu dijital baskı makinaları ve kesim plotterları, endüstri grubu dijital baskı makinaları ve dijital kesim sistemleri, tekstil grubu dijital baskı makinaları-Ön işlem ve son işlem tekstil makinalarından oluşan çözümlerini Fespa Eurasia Fuarı ziyaretçileriyle buluşturdu. Fuarın ardından Prodigital Genel Müdürü İbrahim Tekeş sorularımızı yanıtladı.

 DSCF8100Fespa Eurasia Fuarı’na katıldınız. Hangi beklentilerle katıldınız? Fuar nasıl geçti? Hem ziyaretçi hem de katılımcı gözüyle bir değerlendirme yapabilir misiniz?

Öncelikle hain teröre ve bu terör odaklarının arkasındaki alçak güçleri nefretle kınıyoruz. Bombalı terör saldırılarında şehit olan kardeşlerimize rabbimizden rahmet diliyoruz. Yaralı kardeşlerimize yüce mevlamızdan acil şifalar diliyoruz. Dünyada yaşanan tüm milletler tüm devletler şunu iyi bilmelidir; Allah Müslüman Türk Milletini yeryüzünde adaletin tesisi ve mazlumların koruyucusu olarak göndermiştir ve bu durum kıyamet gününe kadar bu şekilde devam edecektir. İslam’a ve binlerce yıllık Türkün töresine, kardeşliğine ve varlığına saldıran hainler bunu böyle bilmelidir. Türk milleti olarak dinimizden, dilimizden, kardeşliğimizden örf ve adetlerimizden kopmadığımız sürece Allah bizimle beraberdir ve şer odakları her zaman hüsrana uğratılacaktır. Fespa Fuarı’na bu yıl çok tereddütle katıldık ve herhangi bir beklentimiz yoktu. 2016 yılı ülkemiz ve dünya ekonomisi açısından maalesef çok kötü geçiyor. Bu yıl Prodigital olarak çok fuara katıldık ve birçoğu daha özel sektörel fuardı. Genel olarak baktığımızda fuar vasattı diyebiliriz. Artık bu tip fuarlara yeterli yatırımcı gelmiyor. Meslek grupları bile gelip yenilikleri görmek istemiyor. Öğrencilerle ve alakasız insanlarla ziyaretçi sayısı rakamları oluşturulmaya çalışılıyor. Bu durum özelde reklamcılık sektörü genelde ise baskı sektörü için durgunluk ve kötüye gidişe işaret ediyor. Bu fuarlara profesyonel ziyaretçiler azaldı ve katılımcı firmalara da biraz bıkkınlık geldiğini gözlemledik. Fuarda 3 grupta makinalarımızı ve malzemelerimizi tanıttık.

 Sign (Reklam) ve promosyon grubu dijital baskı makinaları ve kesim plotterları;

Mutoh dijital baskı makinaları

Mutoh kesim plotterları

Gongzheng solvent-Eko solvent baskı makinaları

Proprint solvent –Eko solvent baskı makinaları

Proprint UV baskı makinaları

 

Endüstri grubu dijital baskı makinaları ve dijital kesim sistemleri;

Dilli endüstriyel UV baskı sistemleri (RTR, Hibrit, Flatbad)

Aristo dijital kesim sistemleri (Dijital Router)

 

Tekstil grubu dijital baskı makinaları-Ön işlem ve son işlem tekstil makinaları;

Mutoh süblime transfer baskı makinaları

Mutoh direkt tekstil baskı makinaları

Protexjet direkt tekstil baskı makinaları

Protexjet halı baskı makinaları

Gongzheng süblime transfer baskı makinası ve direkt kumaş baskı makinası

Tekstil ön işlem ve son işlem makinaları (Pat sistemleri, Fixe, Kalender, Kurutma Üniteleri, Buharlama Üniteleri, yıkama üniteleri)

 

Ağırlıklı olarak hangi ürünleriniz ziyaretçilerin ilgisini çekti? Standınızda daha çok hangi şehir ve ülkelerden misafir ağırladınız?

Yurtiçi ve yurdışı ziyaretçiler bazında bakıldığında çok büyük fark vardı diyebiliriz. Yurtiçi ziyaretçilerin profilleri değişmeye başladı, önceki yıllarda daha çok tabelacı, reklamcı, ajanslar bu fuarı ziyaret ederdi. Fakat son birkaç yıldır tabelacılar reklamcılar artık bu fuara gelmez oldular. Kendileri için açılan bu büyük organizasyona vurdum duymaz bir rağbet etmiyorlar. Yurtiçi müşterilerde bunların yerine inşaatçı, dekorasyoncu, standçı, promosyoncu, azda olsa fotoğrafçı, tekstilci gibi tanıtım sektörünün yan sektörleri ziyaretçi olmaya başladı. Bu durum bize şunu gösteriyor; Reklamcı işini düzgün yapmıyor başka sektörler kendileri bu makinaları alarak kendi işlerini yapmak istiyorlar. Benim tabelacılara-Reklamcılara önerim şudur; Reel sektörleri dikkate alarak yapılanmalarını ve yatırımlarını yapsınlar yoksa işlerini, inşaatçı dekorasyoncu, camcı, ahşapçı, söveci yapacak ve ufak tefek işler kendilerine kalacak. Yurtiçinden beklenen kadar ziyaretçiye ulaşılamadı diyebilirim. Tabiki bu fuarın başarısızlığı değil, son yıllarda tüm dünyada fuarlara olan talep düştü. Dijital sistemler ve internet sistemi fuarın cazibesini biraz kaybettirdi diyebiliriz. Yurtdışından çok fazla müşteri yoktu. İran’dan, Azerbaycan’dan, Balkan ülkelerinden birkaç grup geldi bizim görebildiğimiz. Buradaki sorunda çevre ülkelerde ve Çin’de çok fazla fuarın üst üste yapılmış olmasından kaynaklanıyor. Sonraki yıllarda ihtisas fuarlarının daha iyi olacağı tahmin ediyoruz ve bu doğrultuda fuarlara katılım yapıyoruz.

DSCF79302016 yılını tamamlıyoruz. Nasıl bir yıl geride kaldı? Önümüzdeki yıla ilişkin beklenti ve hedefleriniz nelerdir?

Endüstriyel reklam sektörü başka bir şekle dönüşmüş durumdadır. Reklamcılar endüstriyel alanlara doğru iş veremediği için endüstriyel alanlardaki firmalar kendi makinalarına sahip olup kendi üretimlerini bünyelerinde yapmaya başladılar. Bugün gelen firma profiline baktığımızda, mobilya, cam, montalama-dış cephe kaplama, duvar kağıdı, suni deri, teknik tekstil, hakiki deri, metal ve ambalaj sektörü gibi veya halı sektörü gibi alanlara yatırım yapmak istiyor. Maalesef reklamcılar veya endüstriyel reklamcılık bu alanlara hizmet veremedi. Reklamcı tabelanın dışında bir şey öğrenmemekte ısrar ettiği sürece elindeki işleri de diğer sektörlere kaptıracak gibi duruyor. Görüşmelerde şunu gördük yukarıda da belirttiğimiz gibi reklamcının dışındaki alanlar bilinçlenmiş ve makine yatırımı yapmak istiyor. Doğru yatırım ve doğru üretim yapmak istiyor Özellikle kapı, ahşap, mobilya, cam, perde duvar kağıdı halı gibi alanlarda bilinçli müşterilerle görüştük. Bu fuarların karşılığını almak artık son yıllarda biraz zor görünüyor. Rekabetin getirdiği koşullardan dolayı herkes fuara katılmak zorunda hissediyor kendini. Kimsenin fuara harcadığını fuarda çıkarabildiğini düşünmüyorum. Gelecek yıl için henüz program yapmadık ama yine rekabet durumu bana göre girişleri belirleyecek. Reklamcıların reel sektörlerle ilgilenmesi gerekiyor. Yatırımlarını artık reel sektörlerin gelişimine göre yapmaları gerekiyor. Biraz daha işlere ciddiyetle bakıp üretimin tüm aşamalarını öğrenmeleri gerekiyor. Örneğin cam, ahşap baskı gibi alanlarda ön işlem ve son işlemin ne olduğunu baskının kullanılabilmesi için neler gerektiğini öğrenmeleri ve buna göre makine ve personel yatırımı yapmaları gerekir.

Sektöre vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Ülkemiz ve dünya çok kötü bir dönemden geçiyor. Dünyadaki en önemli şey ekonomik güçtür. Devlet her türlü saldırı ve terörle mücadele ediyor. İş adamlarımıza da düşen ekonomiyi sürekli canlı tutmak ve daha yukarılara çıkarmak için mücadele etmektir. Bütün bunların yanında halkımızın psikolojisinin de iyi olması için iş adamlarımızın pozitif olması gerekmektedir. Allah, Türk milletine ve devletine zeval vermesin, hainlere ve Türk düşmanlarına fırsat vermesin.

Dijital Baskının Yükselen Yıldızı: Lidya Grup

Lidya Grup, yurt içi ve yurt dışında yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen büyümeyi başarabilen bir firma. Nasıl olduğunu merak ediyorsanız bu röportajı mutlaka okumalısınız.

 

EFI, Italyan tekstil devi Reggiani firmasını satın almıştı. Lidya Grup, EFI’nin diğer ürünlerine ilave olarak Reggiani ürünlerinin de (soft signage)  Türkiye distribütörü olarak atandı. Lidya Grup, 2017 yılı ile birlikte dijital tekstil baskı pazarında önemli adımlar atmayı planlıyor.

 

Lidya Grup, son dönemde adından başarılarıyla sıkça söz ettiriyor. Xerox ile başlayan, Epson ile devam eden ve EFI markasıyla ürün kategorisini taçlandıran Lidya Grup, 2016 yılını da büyümeyle kapatıyor. Profesyonel yönetim organizasyonuyla temsil ettiği her markanın satış grafiğini yukarı taşımayı başaran Lidya Grup, 2017 yılında da büyüme öngörüyor. Dijital Teknik dergisi olarak bu başarının arkasındaki gücü öğrenmek için Lidya Grup firmasını ziyaret ettik. Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz ve Lidya Grup Danışmanı Rıza Başoğlu, Dijital Teknik dergisinin sorularını yanıtladı.


DSCF5827Bekir Bey, öncelikle sizi biraz yakından tanıyabilir miyiz?

Bekir Öz: 1969 yılı Malatya doğumluyum. 1990 yılı İTÜ Elektrik Elektronik Fakültesi mezunuyum. Bir dönem İngiltere’de eğitim aldıktan sonra 1993-1994 yılları arasında İstanbul Üniversitesi’nde Uluslararası İşletme Mastarımı tamamladım. İngiltere dönüşümle birlikte profesyonel iş hayatına adım attım. 2001 yılına kadar Schneider Electric, Transteknik Holding, Xerox gibi uluslararası markalarda üst düzey görevlerim oldu. Xerox Türkiye’de görevimi sürdürürken o zamanki genel müdürün teşviği ve desteğiyle Xerox iş ortağı olmak üzere profesyonel hayattan, girişimci hayata geçiş yaptım.

2001 yılı sizin için tam anlamıyla bir dönüm noktası oldu ve girişimci konumuna geçtiniz. Bu sürecin özetleyebilir misiniz?

2001 yılının sonunda Lidya Bilişim firmasını kurdum. İlk olarak Xerox İstanbul Anadolu Yakası bayisi olarak çalışmalarımıza başladık. 2003 yılında servis yetkisi aldık. 2005 yılında Xerox Türkiye Distribütörü olduk. 2005 yılında Akdeniz Bölge Bayiliği, 2006 yılında İç Anadolu Bölge Bayiliği, 2008 yılında Ege Bölge Bayiliği, 2010 yılında Batı Karadeniz Bölge Bayiliği hizmete girdi. Ofislerimizin olmadığı bölgelerde de ayrıca 10 bayimiz bulunmaktadır.  Bu şekilde Türkiye’nin hemen hemen her noktasında satış ve servis faaliyetini yürütüyoruz. Ardından 2012 yılında geniş formatta Epson’ın Türkiye Tek Distribütörü olarak atandık. 2015 Kasım ayında da Efi’nin Türkiye distribütörlüğünü üstlendik. Toplam 5 ofisimizde tamamı profesyonellerden oluşan 100 kişilik bir ekibe sahibiz. Bu ekibimizde en büyük grubu 45 kişi ile Teknik Ekibimiz oluşturuyor. Lidya Grup’un yönetim kadrosunda 18 kişilik profesyonel bir ekip var. Lidya Grup’ta personel sirkülasyonu çok düşüktür. Çalışmaya başladığımız profesyonel arkadaşlar bizlerle uzun yıllar başarılı bir şekilde çalışmalarını sürdürmektedir. Lidya Grup 2015 yılında 40 Milyon Dolar  civarında bir ciro gerçekleştirdi. 2016 yılı 9 aylık makine satış ciromuz, geçen yılın aynı dönemine göre % 50 artış gösterdi. Diğer makine gruplarının satışında ciddi bir artış yaşandı ancak Efi distribütörlüğümüzün ve satışlarımızın ciddi bir payı oldu.

Fuar katılımlarınız hızlı bir şekilde sürüyor. SIGN İstanbul’un ardından Fespa Eurasia Fuarı’nda da çok güzel bir standla katılım gösterdiniz. Fuarlara bakışınız nasıl?

Bekir Öz: Yaklaşık 4 yıldır açıkhava reklamcılığı alanındaki fuarlara katılmaktayız. Son üç yıldır iki fuarda yer almaktayız. Fuarlardan her zaman pozitif geri dönüşler aldık. SIGN İstanbul ve Fespa Eurasia fuarlarına katılmaktan dolayı memnunuz. Fuarlar bizim açımızdan verimli geçiyor. 16 yıllık süreçte çok güzel ve aktif bir yol aldık. Lidya Grup , sektörün en büyük oyuncularından birisi konumundadır. Çok özel markaları temsil ediyoruz. Bu noktada yeni markalar konusunda da teklifler ve görüşmeler yapmaktayız. Şunu söylemek isterim 2017 yılında Lidya Grup olarak dijital tekstil alanında da faaliyetlerimizi genişletmeyi planlıyoruz. Bilgi birikimi ve tecrübemizi baskının olduğu her alana taşımayı hedefliyoruz. Tekstil baskı da bu alanlardan birisidir. Bilindiği gibi EFI, Reggiani firmasını satın almıştı. Lidya Grup olarak EFI Reggiani ürünlerinin de (soft signage)  Türkiye distribütörlüğünü  aldık. 2017 yılı Ocak ayı ile birlikte dijital tekstil baskıda önemli adımlar atmayı planlamaktayız. Bu ilk açıklamamızı da Dijital Teknik aracılığıyla paylaşmaktan memnuniyet duymaktayız.

Rıza Bey, 2012 Eylül ayından bu yana Lidya Grup bünyesindesiniz. Görev tanımınız Danışman olmasına rağmen sizi bir Lidya Grup çalışanı gibi yoğun tempo içinde rol aldığınızı  gözlemliyoruz. Bizi biraz görev tanımınız hakkında bilgilendirir misiniz?

Rıza Başoğlu: 2012 yılının Eylül ayında, Lidya Grup bünyesine katılarak tecrübe ve bilgi birikimizle, Lidya Grup’un büyümesine katkı sağlamak amacıyla Genel Müdür Danışmanı olarak görev aldım.  Organizasyonların içine girmeden, sonuç  odaklı katkı sağlamanız mümkün olamaz. Dışarıdan sihirli reçeteler ile yönetebilmek ve geliştirebilmek ekonominin dinamizmi nedeniyle de çok mümkün  değil. Dolayısıyla bizlerde elimizi taşın altına koyarak, firmayı daha iyi noktalara taşımayı amaçladık. Görev tanımını danışmanlık olarak  tariflesek de yoğun bir mesai içinde olmanız gerekmektedir.  Liderlerin en önemli özelliği öngörü yetenekleri ve eyleme geçme kararlılığıdır. 2017 yılına girerken belirlediğimiz hedef ve planların bugün gerçekleşmesine tanıklık yapmak  beni  sevindirmektedir. Şirketin yönetim kurulu başkanının vizyonu, büyüme iradesi ve büyüyen sermayeyi işte tutma kararlılığı  büyümenin önemli sebebidir.  Ülkemizde maalesef son 20 yılda 4 kriz yaşandı. Bunun global sebepleri kadar, şirketlerin  yönetim kadrolarında ki tecrübesizlik ile doğru stratejileri oluşturamamalarının katkısını da unutmamalıyız. Zamanında gerekli pozisyonları almamak ve  güçlü organizasyonları kuramamak şirketlerin geleceğine yönelik büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Pazarın değişkenlerini dikkate almadan sadece günün sonunda ne kazanacağı üzerinde hesap yapanların kriz dönemlerinde çaresizliğe düşmeleri kaçınılmazdır. Büyüme bir yer değiştirmedir. Hedefleriniz, organizasyonel etkinliğiniz ve sermayeniz tutarlı bir biçimde gelişmelidir.

Bunu Lidya’da başarılmış  olması,   benim açımdan da  mutluluk vericidir.

Bekir Bey, dijital baskı birçok farklı sektöre hizmet vermektedir. Baskı sektörünün gelişimini nasıl görüyorsunuz?

Bekir Öz: 22 yılı aşkın süredir baskı sektörünün içindeyim. Geçen süreçte baskı sektörü çok ciddi manada gelişim gösterdi. Türkiye, A3, A4 ofis pazarını değerlendirdiğimizde Avrupa’nın ilk 10 pazarı içine  giremiyor. Ancak açık hava olarak değerlendirdiğimizde Avrupa’nın ilk 3 sıralamasında yer alıyor. Bu durum Açıkhava reklamcılığının ne kadar büyük bir potansiyel ve Pazar ölçeğine sahip olduğunu gösteriyor. Dijital tekstilde Avrupa’nın ikinci büyük pazarı konumundayız. Tekstil sektörü, dijitali henüz % 2 ila 3 seviyesinde kullanıyor. Global olarak beklenen rakam % 50 civarında. Dolayısıyla yaklaşık 20 kata yakın büyümeden söz ediliyor. Türkiye’nin bir tekstil ülkesi olması sebebiyle bu pazara verilen önem çok fazla olacak. Dolayısıyla Lidya Grup olarak önümüzdeki senelere pozitif bakıyoruz. Makro göstergelerde olumsuzluk olmasına rağmen bizim önümüzde gelişime açık sektörler olduğu için önemli ve güzel fırsatlarla karşı karşıyayız. Bu durumu fırsata çevirmek de bizlerin elinde. Çok fazla iç ve dış etkenleri dikkate almadan, daha fazla nasıl büyürüz, nasıl gelişiriz diyerek çalışma ve planlarımızı gerçekleştirdik. Bu bakış açımızın da meyvelerini aldık. Lidya Grup finansman konusunda da müşterilere ve yatırımcılara önemli fırsatlar sunmaktadır. 2016 yılında finansman koşullarını aynı tempoda sürdürdük. Biz Türkiye’ye her koşulda güveniyoruz. Her zaman pozitif düşünüyoruz. Pozitif düşünenler yatırım yapıyor. Pozitif düşünenler kazanıyor.

DSCF5833Bekir bey,  Lidya Grup dışında farklı sektörlerde yatırımlarınız veya şirketleriniz varmı ? Sürekli yeni yatırımlar gerçekleştiriyorsunuz. 2017 yılına yönelik planlarınızdan bir kısmını paylaşabilir misiniz?

Bekir Öz: Bizim tek varlığımız Lidya Grup’tur. Bazı gayrimenkul yatırımlarımız var. Bu yatırımlarımız da Lidya Grup aktiflerinde gözüken yatırımlardır. Bunun sebebi ise, bilindiği gibi Türkiye’de serbest piyasa ekonomisi koşulları uygulamaktadır. Bu durum zaman zaman çeşitli dalgalanmalara yol açmaktadır. Varlığın değerini koruyabilmek amacıyla aktif fazlalıkları gayrimenkule dönüştürmekteyiz. Lidya Grup, güçlü bir sermaye yapısına sahiptir. Bu güçlü yapıyı oluşturmak için rasyonel yatırımlar gerçekleştirmektedir. Müşterinin ihtiyaç duyduğu yatırım maliyetini finansal gücüyle çözümleyebilmektedir. Büyüme odaklı çalışmalarımız yoğun bir şekilde sürüyor. Şu an için bin 500 metrekarelik bir alanda faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Satın aldığımız bir arsa üzerine 3 bin metrekareden oluşan yeni bir merkez ofis planlıyoruz. Dolayısıyla her adımımızı planlı ve programlı atmaktayız. 2017 yılında minimum dolar bazında % 25 büyüme hedefimiz olacak. Bu hedefe ulaşacak adımları kararlı bir şekilde atıyoruz. Türkiye’de baskı çözümlerindeki liderliğimizi güçlendirmekle birlikte ardından bölgesel faaliyetlerde bulunmayı planlıyoruz. Bu noktada Türkiye dışındaki ülkelerdeki baskı potansiyeline yönelik çözümler geliştirmek amacındayız. Uygun koşullar oluştuğunda baskı çözümlerindeki deneyimimizi yurt dışına da taşımak istiyoruz.

Sosyal sorumluluk projeleri kapsamında yaptığınız çalışmalar var mı?

Bekir Öz: Lidya Grup sosyal sorumluluk projelerine destek sağlamaktadır. Konuyla ilgili gelen tüm taleplere pozitif destek sağlıyoruz. Marmara Üniversitesi Matbaa bölümüyle birtakım çalışmalar yaptık. Orta ve yüksek öğretim alanlarında farklı projelere desteklerimiz oldu. Bize ulaşan teklifleri değerlendiriyoruz ve her zaman imkanlar ve öncelikler doğrultusunda  destek sağlamaya gayret ediyoruz.

 

İstanbul Reklam, 2017 yılında yeni projelerle büyümeyi hedefliyor

Şaban Beyler: İstanbul Reklam olarak 2016 yılında çok başarılı işler yaptık. Portföyümüze eklenen yeni makinalarla birlikte satışlarımızı ciddi manada arttırdık. 2017 yılını da yeni projeler üreterek güzel bir şekilde geçirmeyi planlıyoruz.

İstanbul Reklam, Fespa Eurasia Fuarı’nda sergilediği yerli ürün 210×400 cm otomatik 8 bıçak değiştiren, vakumlu CNC Router oldukça ilgi çekti. Yine Konica 512i kafalı baskı makinası fuarda dikkat çeken diğer makine oldu. Bunun yanı sıra Konica 1024, Lazer, Folyo kesim makinası, hazır tabelalar (Sign Board) , baskı makinası boyaları, çift taraflı bantları sergiledi. Bilindiği üzere İstanbul Reklam, Türkiye’de ilk ve tek 5 m’lik makinayı bir yandan üretip diğer yandan hızla geliştirmeye devam ediyor. Bu makine de fuarda sergilenen ve ilgi gören teknolojiler arasındaydı. Fuarın ardından İstanbul Reklam Genel Müdürü Şaban Beyler sorularımızı yanıtladı.

Fespa Eurasia Fuarı’na katıldınız. Hangi beklentilerle katıldınız? Fuar nasıl geçti? Hem ziyaretçi hem katılımcı gözüyle bir değerlendirme yapabilir misiniz?

Her yıl olduğu gibi bu yılda FESPA Fuarı’na katıldık. SIGN İstanbul Fuarı ile Fespa Fuarı’nın kısa aralıklarla yapılması katılımcılar açısından bir dezavantaj olarak görülse de, bizim için aslında bir avantaj. Fuarlarda bizim ziyaretçilerimiz oldukça fazla oluyor. Kalabalıkta standımızı ziyaret eden misafirlerimizi yoğunluk dolayısıyla yeteri kadar zaman olmadığı için gerekli şekilde ağırlayamıyoruz. 2 fuar olunca misafirlerimize daha çok zaman ayırıp daha çok bilgi aktarabiliyoruz. Türkiye’deki 15 Temmuz kalkışması ve beraberindeki durgunluktan dolayı sektörde azda olsa bir yavaşlama var. Her şeye rağmen yurt içinden ve yurt dışından gelen misafirlerimizi bayilerimiz ile birlikte ağırladık. Güzel bir fuar geçirdik.

DSCF8045Hangi çözümlerinizi ziyaretçilerle buluşturdunuz ? Temsilcisi olduğunuz markalar ve çözümler hakkında bilgi verir misiniz ?

Standımızda yerli ürün 210×400 cm otomatik 8 bıçak değiştiren, vakumlu CNC Router oldukça ilgi çekti . Konica 512i kafalı baskı makinamız fuarda dikkat çeken diğer makinamızdı. Bunun yanı sıra Konica 1024, Lazer, Folyo kesim makinası, hazır tabelalar (Sign Board) , baskı makinası boyaları, çift taraflı bantları sergiledik Türkiye’de ilk ve tek 5 m’lik makinayı bir yandan üretip diğer yandan hızla geliştiriyoruz.

Ağırlıklı olarak hangi ürünleriniz ziyaretçilerin ilgisini çekti ? Standınızda daha çok hangi şehir ve ülkelerden misafir ağırladınız?

Yerli yapım ATC’li (otomatik bıçak değiştirme) vakumlu CNC Router oldukça ilgi çekti. Ziyaretçilerimiz makinanın yerli üretim olduğunu duydukları an memnuniyetleri görülmeye değerdi. Sırbistan’daki makina satan bir firma ile distribitörlük görüşmesi yaptık. Yakın zamanda makina Balkanlar’da açık hava reklamcılarına hizmet vermeye başlayacak. Standımızı ağırlıklı İstanbul’un yanı sıra Erzurum, Malatya gibi değişik illerinde yüzlerce misafiri ağırladık. Balkanlar’dan çok sayıda ziyaretçimiz oldu.

Müşteri ziyaretleri gerçekleştiriyorsunuz. Yaşanan genel sorunlar nelerdir? Bu sorunların çözümüne yönelik önerileriniz var mı?

Piyasalarda genel sorun tahsilat. Devlet bile ödemeleri geciktiriyor. Özellikle KOSGEB ödemeleri oldukça uzadı. Daha önce 1 ay içinde yapılan KOSGEB ödemeleri yaklaşık 3 ayı buluyor. Ayrıca devletin özellikle ihracat yapma potansiyeline sahip firmalara destek vermesini bekliyorum.  Yurt dışında proje yapabilecek yüzlerce açık hava reklamcımız var. Bu firmalarımızın yurt dışında fuarlara katılmaları için devletin bilgi devamında maddi destek vermesini bekliyorum.

2016 yılını tamamlıyoruz. Nasıl bir yıl geride kaldı? Önümüzdeki yıla ilişkin beklenti ve hedefleriniz nelerdir?

İstanbul Reklam olarak 2016 yılında çok başarılı işler yaptık. Portföyümüze eklenen yeni makinalarla birlikte satışlarımızı ciddi manada arttırdık. 2017 yılını da yeni projeler üreterek güzel bir şekilde geçirmeyi planlıyoruz.

DSCF7985Günümüzde müşteriler sürekli beklenti içinde. Bu noktada yeni satış ve pazarlama stratejileriniz olacak mı?

Açık hava reklamcılarına tavsiyem tasarımlarını biraz daha geliştirmeleri. Firma olarak her yıl yurt dışındaki yenilikleri ülkemize getiriyoruz. Onun dışında yerli ürün ve makinaların geliştirilmesine önem veriyoruz. 2017’ de firmamızdaki yenilikleri müşterilerimize göstermek için seminerler düzenlemeyi planlıyoruz. Bu arada personel eğitimlerimiz devam edecek .

Sektöre vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Ekonomik durgunluktan en az etkilenen bir sektör olduğumuz için şanslıyız. Kıymetini bilelim. Değişik projeler ve yeni müşterilerle 2017 yılını iyi geçirebiliriz. 2017 yılının terörün bittiği, Suriye ve Irak‘ta barışın kısmi de olsa sağlandığı güzel bir yıl olmasını diliyorum. Herkese mutlu yıllar, hayırlı işler diliyorum.